Jon Krakauer, 1954'te Brookine Massachusetts'te dünyaya geldi. Adını Outside dergisindeki yazılarıyla duyurdu. AralarındaNational Geographic, The Rolling Stone ve The Smithsonian'ın da bulunduğu önemli dergilerde makaleleri yayımlandı. Into the Wild adlı kitabı 1996'da basıldı. Outside dergisi adına katıldığı Everest tırmanışı anılarını 1997'de Everest Günlüğü adıyla kitaplaştırdı. Everest Günlüğü, New York Times en çok satanlar listesinde bir numaraya yerleşti ve Krakauer'in 1998 Pulitzer Ödülü finalisti olmasını sağladı. Krakauer, 1999'da American Academy of Arts and Letters Ödülü'nü aldı. Jon Krakauer yazı yazıyor, her fırsatta yeni keşif ve gezilere katılıyor, Modern Library'de keşifler serisi editörlüğü yapıyor.
Unvan:
Amerikalı Yazar, Dağcı
Doğum:
Brookline, Massachusetts, Amerika Birleşik Devletleri, 12 Nisan 1954
Ron, tüm yardımların ve birlikte geçirdiğimiz zaman için sana müteşekkirim. Ayrılmamızın seni çok üzmediğini umuyorum. Birbirimizi yeniden görene değin aradan çok uzun zaman geçmiş olabilir. Ama Alaska’dan tek parça dönebilirsem, benden haber alacağına emin olabilirsin. Sana önerdiğim şeyi tekrarlamak istiyorum; yaşam tarzında köklü bir değişiklik
Bir daha ne zaman medeniyete döneceğime gelecek olursak, bunun yakınlarda olacağını hiç sanmıyorum. Doğadan sıkılmış değilim; aksine tabiatın güzelliğinden ve sürdüğüm başıboş hayattan her geçen gün daha da çok keyif alıyorum. Bir ata semer vurmayı tramvaya binmeye, yıldızlarla bezenmiş açık bir gökyüzünü tepemde bir çatı olmasına, bilinmeze giden
Çok okuyordu. Büyük laflar ediyordu. Başına gelenlerin nedenlerinden biri, bu düşünme işine çok fazla kaptırmış olmasıydı belki. Bazen dünyayı anlamak, insanların neden birbirlerine bu kadar kötü davrandığını çıkarabilmek için kendini çok zorluyordu. Birkaç kere, bu tür şeylere çok fazla dalmanın hata olduğunu söyledim. Fakat Alex kafasını bu konulara takmıştı bir kere. Bir sonraki adımı atmadan önce, mutlak doğru olan cevabı daima bulması gerekiyordu.
"Sana en son yazdığımdan bu yana, yabanda hayat içinde müthiş birkaç deneyim edindim. İnsanı ezen, çok kuvvetli deneyimlerdi bunlar. Ama ben bunu her zaman hissetmişimdir. Hayatımı sürdürmek için ihtiyaç duyduğum şey bu."
Aşağıda okuyacağınız üç paragraf, Ruess'in üç ayrı mektubundan alınmıştır:
Hayatım boyunca yabanda yalnız bir
Sinema-edebiyat ilişkilerindeki başarılı yapımları, tavsiye film listesi haline getirmek için öncelikle
Edebiyat Atlası ‘ndan bir alıntıyı daha önce paylaşmıştım.(#46533729)
Romanlardan sinemaya aktarılan filmlerde eserin aslına ne kadar sadık kalındığı yoruma açık olmakla birlikte
Daha iyi evlerde oturmak, daha iyi yerlerde yemek yiyebilmek, daha iyi arabalarla seyahat edebilmek gibi hep daha fazlasına endekslenmiş, daha iyi bir kariyer ve daha fazla para kazanmak üzerine kurulu idealleri benimsedik. Özgürlüğü satın alınan bir şeymiş gibi algılayarak aslında yine özgürlüğümüzü sattık, satmaya da devam ediyoruz. Başka türlü nasıl yaşanır bilmiyoruz çünkü. Yaşıyor muyuz, bence onu da bilmiyoruz.
MEDENİYETE KARŞI SAVAŞAN ÖZGÜR RUHLU BİR DONKİŞOT'UN HİKÂYESİ:YABANA DOĞRU
Jon Krakauer’in "Yabana Doğru" adlı romanını kitaplar konusundaki zevkine çok güvendiğim bir arkadaşımın tavsiyesi üzerine okudum. Romanı okumamı tavsiye eden arkadaşım öncelikle kitaptan uyarlanan filmi izlememi (Into the Wild) daha sonra kitabı okumamı
Yabana Doğru kitabında, Amerikan toplumunun sosyal adaletsizliklerle dolu rahatsız edici kurallarından kaçıp, asla yargılamayan ve -acımasız da olsa- adil davranan vahşi doğada mutluluk arayan bir gencin iki yıl süren yolculuğuna ait günlük, posta kartları, ifadeler vb. izleri alıntılayarak yaşam öyküsünü
Professiyonel bir dağcı olan aynı zamanda Outside dergisinde de çalışan yazarımız Jon Krakauer, bir gün editörü tarafından maceraperest bir gencin çıktığı yolculuk hakkında araştırma yapmakla görevlendiriliyor. Bu konu hakkında yayımlanan makalesinin ardından genç adamın hikâyesini kendi hayatıyla bağdaştıran ve bu meseleye ilgisi artan