Gönderi

207 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
2 saatte okudu
'Bu benim seçimim..'
Kendisi de bir dağcı olan
Jon Krakauer
Jon Krakauer
Yabana Doğru
Yabana Doğru
kitabında, Amerikan toplumunun sosyal adaletsizliklerle dolu rahatsız edici kurallarından kaçıp, asla yargılamayan ve -acımasız da olsa- adil davranan vahşi doğada mutluluk arayan bir gencin iki yıl süren yolculuğuna ait günlük, posta kartları, ifadeler vb. izleri alıntılayarak yaşam öyküsünü yazıyor.. Evini terkettikten sonra Alex adını kullanan Christopher Johnson Mc Candless adındaki gence dair tüm hikayeyi okuduğunuzda incelenmesi gerekenin aslında kitap değil, tam tersi kokuşmuş, yozlaşmış sistem ve aileler olduğunu anlıyorsunuz. Dolayısı ile benim de inceleme paragrafına yazacaklarım bir kitap incelemesinden çok Chris'in bu radikal seçiminde yatan nedenler olacaktır. "Yaşadığım bu hayat benim seçimim" diyen Chris elbette bu iki yılın tamanını vahşi doğada geçirmedi. Topluma dayatılan uygarlık yasalarının arızalı taraflarını deneyimlediği sorumsuz, özgür ve maceralı bir yolculukla, iz bıraktığı çeşitli sosyal topluluklar ve insanlar da tanıdı. Öğrencilik yıllarından hesabında kalan tüm parayı -kendi emeğinin karşılığı olmaması nedeni ile- bağışlayıp, cebindekileri de yaktığı için, nihai hedefi Alaska'ya gitmek olan yolculuğunda hayata tutunabilmek için çalışarak para da kazandı. Bu kaçışı Chris'in 'toplum dinamiklerine göre sorunlu' kişiliğinin doğal tepkisi olarak değerlendirirsek yanılırız, kitabı dikkatli okuduğumuzda onun son derece sosyal, yardımsever, iş ahlakı yüksek, ilham kaynağı olan
Henry David Thoreau
Henry David Thoreau
,
Jack London
Jack London
gibi yazarlardan yaptığı felsefi alıntılarla çevresini kolayca etkileyebilen ve fakat başıboş olmayı seçen donanımlı bir gezgin olduğunu anlıyoruz. Bu denli eğitimli ve zeki biri olmasına rağmen vahşi doğada ölümüne yol açan tedbirdizliğe, onun, kurallarını kendi koyan, kendi ahlak yasaları ile oyununu adil oynayan yabanda yalın hali ile var olabilme tutkusuna, örneğin Alaska'ya uçakla gitme teklifine "uçakla gitmek hile olurdu.." yanıtındaki mantığa bağlıyor ve bu tutkunun psikolojisini John Muir, Theraoue gibi eski ve ünlü doğa bilimcilerin yaşam kesitlerinden örneklerle açıklıyor. Ve onu asla yabanda münzevi bir hayat sürerek ölme planları yapan biri olarak değil, tam tersi geri dönüp, deneyimlediklerini paylaşmak arzusunda olan, hayatta kalmak için çırpındığını, günlüklerinden, fotoğraflarından ve hakkında anlatılanlardan aktarıyor. youtu.be/XZG1FzyB8DI Bıraktığım link Aleks hikâyesinin filmine ait. İnto the Wild izlediniz mi? Kitabı okuduktan sonra, tüm harikalarına rağmen filmin tek başına Chris'i anlamak için yeterli olmayabileceğini düşünüyorum. Genellikle kitabı yazılmış hikâyelerde film kitabın gölgesinde kalır, fakat sizi istisnalardan biriyle tanıştırmış olayım. Bu hikayede film ve kitap birbirlerini tamamlayan ve izlenip okunması kişide iz bırakan birer sanat eseri gibi duruyor. Genç yaşında, anlamsız bulduğu tüm eyalet yasalarına ve 'arızalı ürün' yetiştiren sisteme kendi mantığınca başkaldırıp, ailesinin onun için belirlediği tüm kariyer fırsatlarını reddederek onun kendi deyimi ile 'berduş' (ama mutlu) bir yaşama kaçışın nedenlerini sosyal ve felsefi açıdan değerlendirip, çoğumuza başta 'aykırı' gelebilecek o kararın altında yatan haklı nedenleri görebiliyorsanız Chris'i anladınız demektir. Krakauer kitabında yabanda yaşamayı tercih eden başka hikayelere de yer verip Chris'in seçimini mukayeseli bir denetime tabi tutarak Chris'in, Alaska'da vahşi doğada yaşayıp hikayesini yorumlayan profesyonellerce yargılanmasına da yer vermiş, ona 'kronik hasta' gözüyle bakıp teşhis yarışına giren (ama aslında kendi egolarını yarıştıran) psikolog görüşlerine de.. Bence bu kadarı ona haksızlık olurdu. Chris'in vahşi doğada bulunma nedenleri ile diğerlerininki kesinlikle aynı değil, çünkü diğerlerinin zaten yaşam tarzı olan ve deneyimli olmalarının avantajını kullanabildikleri bu macera, Chris için yalnızca bir 'seçim' ve ait olmayı reddettiği ailesinin klostrofobik dünyasından bir kaçıştı. Dolayısı ile Chris, onu ölüme götüren doğadaki acemilikleri ile yargılamaktan çok, sistemin arızalarına verdiği tepkideki insancıl mantığa bakmak ve kendi elimizle yarattığımız uygarlık canavarının insanlığı nasıl yozlaştırdığını görmemiz gerekir diye düşünüyorum.. Bu maceranın, film kadar kitabının da sistemin ve dolayısıyla toplumun en hasta yerine parmak basması itibarı ile hafızalarda kalıcı bir etki bırakan ve vahşi doğanın kendi kurallarının doğal, adil ve öğretici detaylarının kişiliğimde unutmayacağım bir iz bırakması nedeni ile yaşamımda özel bir yere konumlandırdığım, çevremle sohbetlerimde her zaman izlenip okunması gereken harika bir yaşam dersi olduğunu belirttiğim ve çok etkileyici bir sohbet konusu da olan özel bir hikaye olduğunu dostlarım iyi bilirler.. Bu değerlendirmemi filmin ve kitabın ana temalarından biri olan "mutluluk yalnızca paylaşıldığında gerçektir.." (Christopher J. McCandless) vurgusunu bu maceradaki temel öğreti olarak bize sunan ve üzücü bir sonla tanımak durumunda kaldığımız Chris'e atfediyorum.. İyi ki bu dünyadan geçtin Chris..
Yabana Doğru
Yabana DoğruJon Krakauer · Siren Yayınları · 20131,085 okunma
··1 alıntı·
544 görüntüleme
Caner the CahilBender ✰ okurunun profil resmi
Şuramdan bir parça koptu gitti incelemeyi okurken. Bir de nasıl olur da bu yazıyı okurken McCandless Quotes çalar kulaklığımda.. bilemiyorum. 🍃🌈🚞
H okurunun profil resmi
İyi ki... Bilenler elbet izinden gider, lakin bilmeyenler için iyi bir inceleme gerekir. Bunun için teşekkür ederiz.
merih okurunun profil resmi
Keşke insanlık onu anlayabilseydi, onun o gün tek başına verdiği savaş bugün insanlığın ihtiyacı olan doğaya uygun yaşam tarzı içindi..
H okurunun profil resmi
Dönüp dönüp izleme sebebim bu sanırım; insanlığın suçuna katılmama itiyadı.. Doğaya, dağlara aşık biri olarak sesleniyorum; insanımız doğanın sesine kulak vermeli.. Yaralarını sarmalı.. Çok geç olmadan.. çok geç kalmadan..
Semih okurunun profil resmi
Henüz kitabını okuyamasam da filmini izlemiştim. Gerçekten etkileyici bir hayat hikayesi. Güzel bir inceleme olmuş, teşekkürler. Filmden sonra kafamda ufak bir soru işareti kaldığını hatırlıyorum, anne babasından uzaklaşma isteğini anlaşılır bulmuştum ancak kız kardeşini hiç aramayacak kadar ne yaşadıklarını tam anlayamamıştım, filmde bazı boşluklar vardı sanırım.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.