Bırak papatyalar bana kalsın,
Dokunmayacağım yapraklarına,
Gerekte yok artık
Seviyor sevmiyor demeye,
Kokusu yeter bana,
Git hadi git,
Kendi mağarana,
Bırak papatyalar bana kalsın,
Umrunda mı ki seviyor sevmiyor
Gerekte yok artık
Ben yaparım tacımı,
Takarım başıma,
Yine koşarım,
Ama bu defa sensiz
Bırak bana kalsın papatyalar...
Ben seni seviyorum dedim
Ulaşılmazdın,imkansızdin
Her sessizliğinle,daha çok kaybolduk
Her sessizliğinle,
daha çok unuttuk birbirimizi
Ben seni çıkardım,
Aşkımla zirveye,
Senin umrumda olmadı
Seviyor yaa diye,
Attın yüklerini yukaridan üzerime
Küçücük taşlar,çığ oldu üzerimde
Attında,yaraladın da,
Yine de umrumda olmadım
Sen sadece kendini düşündün
Bugün hava çok bulutlu,
Güneş doğacak mı ki derken
Biz hep gece de kaldık...
''Herkes, herkesin pençelenebilecek yerini çok iyi biliyor. bu yüzden herkes birbiriyle kılıçlı kalkanlı bir arkadaşlık kurmuş. her dostluk bir cenge dönüşebiliyor. her an dövüşe hazır bekleyen bir gerilimi yaşıyor bütün dostluklar, birliktelikler, ilişkiler. herkes istediği anda ötekinin hayatından çıkıp gidebilir. hiçbir şey değişmez. kimse kimsenin hayatında sarsıcı bir yer kaplamamış.herkes birbirini yaralı seviyor.yaralıyken seviyor''