Osmanlı Müslümanlarının Etnik Kıyımı (1821-1922)

Ölüm ve Sürgün

Justin McCarthy

Ölüm ve Sürgün Gönderileri

Ölüm ve Sürgün kitaplarını, Ölüm ve Sürgün sözleri ve alıntılarını, Ölüm ve Sürgün yazarlarını, Ölüm ve Sürgün yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
1912 Senesi
Hristiyan müttefiklerin hepsi, Müslüman köylülerin kitle hâlinde katledilmesine katıldılar. Örneğin Avret-Hisar ve Doyran bölgelerinde Bulgarlar geniş ölçüde katliamlarda bulundular: Rajanova'da "neredeyse hiçbir Müslüman erkek sağ bırakılmadı". Korkut köyündeki erkeklerin hepsi, kadın ve çocukların birçoğuyla birlikte, camilere ve samanlıklara doldurulup yakılarak ölüme gönderildiler. Demir Hisar'da 64 Türk, bir kahvehanenin içinde toplanıp yakıldı. Sırp komitacılar Drenova'nın Müslüman köylülerini öldürünceye kadar kırbaçladılar...
Tek başına sağ kalmış küçük bir kız çocuğu
Bulgaristan'ın göçe zorlanan Müslüman nüfusunun ölüm oranıyla çektikleri çileler, Avrupalı konsoloslar ve muhabirler tarafından en vahşi ayrıntılarına kadar günlük kayıtlara geçirildi. Bulgarlar ve Ruslara ilave olarak, soğuk hava şartları ile açlık da kaçan mültecilerin düşmanı oldu. Balkan kışının en soğuk günlerinde, çoğunlukla yiyecekten yoksun kaçmak zorunda kalan bu insanların birçoğu soğuktan dondular veya açlıktan kırıldılar. Tatar Pazarcık yakınlarındaki tepelerde bir Alman tren yolu memuru 400 kadın, erkek ve çocuğun soğuktan donmuş vücutlarının yığılı olduğu tepecikte, tek başına sağ kalmış küçük bir kız çocuğu buldu.
Reklam
1877 Senesi
Diplomatik yazıların çoğu, Bulgarların Türklere uyguladığı toplu katliam, ırza geçme ve saldırı gibi zulüm örneklerinin ayrıntılı tasvirleriyle doludur. Bir İngiliz temsilcisi raporunda bir köydeki talan ve her gece süren tecavüzleri anlattıktan sonra "Bu tür olaylar burada istisna değil, genel yaşam hâlini aldı." diye yazmıştır. Times, Morning Post ve Daily Telegraph muhabirleri gibi bazı Avrupalı gözlemciler, Türk kadınlarının evlere hapsedilip 10 gün süreyle ırzına geçildikten sonra canlı canlı yakıldıkları Oklanlı (Lağahanlı) köyünde 120 Türk cesedini açıkta serili hâlde görmüşlerdi.
… yine de Batı Anadolu’yu fethedemediler. Türklerin zaferi büyük çapta, ihtiyaç anında yetenekli liderlerin, özellikle Mustafa Kemal Paşanın ortaya çıkmasıyla mümkün oldu.
Tarihsel açıdan önemli olmasına rağmen, Müslüman kayıplarına ders kitaplarında rastlanmaz. Bulgar, Ermeni ve Yunanlıların katledildiğini anlatan tarih ve ders kitapları, aynı olaylarda Müslümanların da katledildiğinden hiç söz etmemişlerdir. Müslümanların sürüldüğü ve öldürüldüğü bilinmemektedir. Bu ihmal modern tarih anlayışının diğer alanlardaki hassasiyetiyle çelişmektedir. Günümüzde, Amerikan yayılmacılığından söz ederken haklı olarak, yerli Kızılderililere uygulanan vahşetin gözardı edilmesi düşünülemez. Otuz Yıl Savaşı'nın (1618-1648 Protestan Katolik mücadelesi) döktüğü kan, Avrupa'daki dinî değişimleri anlatan her tarih kitabının vazgeçilmez parçası olmalıdır. Tarihçiler emperyalizmi, Kongo'da Afrikalıların veya (Ok Savaşı ya da Çin'deki İngiliz-Fransız savaşı olarak da bilinen, 1839-1842 yıllarındaki) Afyon Savaşı'nda Çinlilerin boğazlanmasından söz etmeden anlatamazlar. Ancak Balkan, Kafkas ve Anadolu Müslümanlarının ıstırabı, Batı'da ne tarih kitaplarında yer almış ne de anlaşılmıştır. Balkanlar ve Kafkasya ile Anadolu'nun tarihi, bölgenin baş aktörlerinden birisi olan Müslüman nüfustan söz edilmeden yazılmıştır.
Son Savaş...
Osmanlı İmparatorluğu'nun batısındaki Müslümanların katliamı ve zorla göç ettirilmesinin uzun tarihî sürecinde, Batı Anadolu'daki savaş bir doruk noktası oldu. Daha önce Mora yarımadasında, Bulgaristan savaşında ve Balkan Savaşlarında kullanılan tüm etnik ve dinî temizlik yöntemleri, bur kez daha Anadolu'da ortaya çıktı. Aradaki fark, Türklerin Anadolu'da sırtının duvara dayanmış olduğuydu; daha fazla geriye itilecekleri yer kalmamıştı. Bundan önce, Osmanlı İmparatorluğu'nun kendilerini ve evlerini koruyacağına güvenmişler ama kaybetmişlerdi. Bu kez, 600 yıldır kendilerini yönlendirmiş olan Sultan başlarında olmadan, kendilerini savunmaya geçtiler ve ayakta kaldılar.
Sayfa 355 - Türk Tarih Kurumu, 2014.Kitabı okudu
Reklam
509 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.