Bir Matematikçinin Savunması, uzun bir ön söz ile başlıyor. Bu ön sözde Hardy 'nin arkadaşı C. P. Snow bizlere Hardy 'i anlatıyor. İtiraf etmek gerekirse kitabın bu kısmını daha çok sevdim. Matematikçilerin hayatlarını öğrenmek onları anlamanın ön koşulu gibi geliyor bana. Hardy kendinden bahsetmeyi sevmediği için bunu birinin yapması gerekiyordu. Bu ilk kısmı okurken "Sonsuzluk Teorisi" filmini tekrar izliyormuşum hissi oluştu. (Filmi izlemeyenlere ayrıca tavsiye ederim.)
Kitabın esas kısmına gelirsek, matematiğe pek çok katkısı olan Hardy yaşlanması sebebi ile yaratıcılığını yitirdiğini düşünüyor, bunun sonucunda da en azından düşüncelerimi yazıya aktarayım diyor. Bu düşüncelerden bir tanesi matematikçilerin yıllardır üzerinde tartıştığı "Matematik bir keşif midir yoksa icat mıdır?" sorusu. Yani acaba matematikçiler matematiği üretiyor mu yoksa zaten doğada var olan bir şeyi açığa mı çıkarmış oluyor. Tartışmalı bir konu. Hardy 'nin buna bir cevabı var.
"Benim inancıma göre, matematiksel gerçeklik bizim dışımızdadır ; bizim işlevimiz onu bulup çıkarmak ya da gözlemektir ; ispatladığımızı veya tumturaklı sözlerle yarattığımızı söylediğimiz teoremler ; gözlemlerimizden çıkardığımız sonuçlardan ibarettir."
Hardy bu görüşü savunsa da henüz bu konu hakkında net bir yargıya varılmış değildir. Hangi taraf kendini savunsa o taraf daha haklı gibi görünüyor.
Öğretici, düşündürücü, güzel bir eser olduğunu düşünüyorum. Okuyacaklara şimdiden iyi okumalar dilerim.