Gönderi

344 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
2016'da "Bu kitabı senin için aldım" diye atılan notuyla sahaftan benim için alınan bir kitabı okudum bugün.. Yazarın edebiyatıni konusturduğu benim de #Lasonsuzlukgecesi nden sonra kelimelerinin büyüsüne kapilmama neden olan ikinci kitabi. #Mücellâ Çoğu yerde bu ismi kullanıcı adı olarak kullanırım öyle otantik gelir bana soranların bana ait değil de bir roman karakterine ait olduğunu bilmeden.. #mücella Sümbül kokulu bembeyaz yastık kılıfları, kanaviçe işli peceteler, uçları fistolanmis havlular, çeyiz sandıkları arasında kalmış , hanımeli, yasemin ve Leylak kokulu yaz ikindileri gibi uzun kış gecelerinde de ya cardagin altında yap hep o soldaki pencerenin içindeki bir kadının cümlelerinin kitabı. Aşkı da manayı da acıyı da tutkuyu da ıstırabı da bu cumlelerde bulabiliyoruz. ---İçi burkuldu Mücella'nın. Bu işte bir hüzün vardı. Çünkü bahçenin bütün sınırlarını tek başına temsil eden karayemiş ağacı gibi Nazlı nin kitaplarını da hiç kimse Mücella 'dan daha fazla anlayamazdi. Nazli'nin kitapları, Mücella'nın dantelleri... Fark yoktu aralarında. Nazlı da hayatı bir pencerenin içinden seyrediyordu ve onun da hayatla arasında bir pencere camı vardı.--- ---"Nazligul" dedi. "Bu kadar çok okuyorsun. Korkarım bir gün yazmaktan başka bir işin olmayacak senin kızım. Yazar olacaksın. O zaman, beni yazarsın. Şu Mücella teyzenin solan gülünü, gün görmediğini, içinde yazmaya değer bir şey olmayan kayda değmez ömrünü."--- "Rüya olduk Nazlıgül" dedi denize bakarken. "Masal olduk, anlatımızın yok kızım."
Mücellâ
MücellâNazan Bekiroğlu · Timaş Yayınları · 202110,2bin okunma
·
221 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.