Çeşitli öyküleri, Notos, Papirüs, Absent, Deliler Teknesi dergilerinde ve Son Gemi, Kuraldışı e-dergilerinde yayımlandı. Cumba Kültür Sanat Platformu'nun düzenlediği 2017 Öykü Yarışmasında, "Bir Bayram Sabahı" adlı öyküyle üçüncülük ödülüne layık görüldü.
Kendisi 2017 yılında yayınlanan Gamlı Baykuş Edebiyat ve Sanat dergisinin kurucu yazar&çizerlerinden biridir. Yayın süresince dergide illüstrasyon çalışmalarıyla yer aldı ve "Gamlı Sözlük" köşesini yazdı.
Deneme-Anlatı türündeki kitabı “Montaigne Mutfakta Denemeler Tabakta” 2015 yılında yayımlandı. Ağustos 2018'de Edebiyatist Yayınevi tarafından yayınlanan öykü kitabı "Diablo'nun Günlüğü," 2019 Fakir Baykurt Öykü Kitabı birincilik ödülüne layık görüldü. Tanrıgöz isimli öykü kitabı Kasım 2020'de Edebiyatist Yayınevi'nden çıktı.
Bu Kitabın Yazarı Öldü… Ne kadar farklı bir ad, değil mi? Bir de kapakta yazarın adı bulunmayınca bambaşka bir merakla sarmalanıyor insan. Salt zekice tasarımdan dolayı bile okuma isteği büyüyor insanın ruhunda…
“Bu Kitabın Yazarı Öldü” Sevgili Bahar Yaka’nın kaleminden bir Novella… Farklı anlatımıyla sizi alıyor içine, bakın nereye
"Sen hiç kız doğurdun mu Gülşen? Ben doğurdum. Ben, üç kız bir erkek doğurdum. Ama erkek doğurduğumu görmeye ömrüm yetmedi. Son hatırladığım bacaklarımdan süzülen sıcaklık ve gözlerimdeki karanlık oldu. Gün aydınlandığında, minik oğlumla birlikte, beyazlar içinde yan yana yatıyorduk. Bu sefer, herkes gelmişti bizi görmeye. Kocam bile. 'İşte erkek diyordum, işte size bir erkek'. Ama duymuyorlardı beni Gülşen. Hepsinin yüzünde bir hüzün, sahte mi sahte. Annemin bile."
Kitabımızın konusu daha önce bir kitap çıkarıp bomba etkisi yaratmış bir yazar.Ve bu yazar ile röportaj yapmak isteyen,yapamaz ise işinden olacak bir gazeteci ve yazarın eşi,çocuğu arasında geçen bir hikaye.
Yazarımız 2. Kitabını yazar bir arkadaşına okur ama arkadaşı eleştirir kitabı,yazarda sinirlenip çöpe atar.Arkadaşı çöpten aldığı bu roman’ı kendi yazmış gibi bastırır kitabı.
Daha sonra yazarımız bir kitap daha yazmaya karar verir ama evde rahat yazamayacağına kanaat getirip küçük bir ev yaptırır kendine.
Yazarımzın kusuru ise günlerce haftalarca o evden o odadan çıkmaması.Eşi ve çocuğu olduğunu unutacak kadar kendini kitabını yazmaya kaptırması.
Gazeteci gelir ama yazar günlerce çıkmaz ve gazeteci yazarın eşi ve çocuğu ile yaşamaya başlar..
Kitaptaki Yazar’a çok kızdım eşi ve oğlunu bu denli unutması beni kızdırdı.Üstelik oğlu konuşmuyor,babasından ilgi görmek için gözü kapıda bekliyor.
Kitap o kadar hoşuma gitti ki anlatamam.Duyguları o kadar güzel anlatmış ki yazarımız kitap resmen yüreğime dokundu ve acıttı.
Çok olay olmamasına rağmen kitap beni etkisi altına altı bir oturuşta da okudum bitirdim.Sizlerde bu güzel kitaba mutlaka bir şans verin,pişman olmazsınız.️