Mit kutsal bir öyküyü anlatır. Mutluluğun içimizde olduğuna dair bir inançtır. Yunan mitolojisi ne kadar gerçekse o kadar gerçektir. Monte cristo kontu eserinde dumas mutluluğu kapısını ejderhaların koruduğu bir saray olarak tanımlar ve onun için savaşmak gerektiğini ekler. Oblomov hasta da değildi ama bazen bir hüzün çöküyordu içine sanırım yattığı yerden mutlu olunsaydı ilk o olurdu :)
Mutluluk daima olacak bir duygu değil demek istediğim bu değildi . Her duyguyu barındırırız çünkü insanız ama duyguların hangisini seçeceğimiz bize bağlı demek istediğim buydu . Dış etkenler değil kendi iç seçimimiz. Ayrıca oturduğumuz yerden mutlu olabiliriz . Çok şeye ihtiyaç olmaz mutlu olmak için eğer varsa hâlâ dış etkenlere dayanır mutluluğumuz :) Ve ya o ejderhaları biz oluşturuyorsak ?
Her giden yerini ayarlar gidermiş.. Hiç değişmedi bu. Yola çıktıktan sonra 'beni sen gönderdin' demek, gidenin gönlünü ferahlatma çabasından başka bişey değildir...