r

Roman

29 yeni gönderi · 92 üye
Havuçlu Kek
••3 su bardağı rendelenmiş havuç ••2 yumurta ••1/2 bardak toz şeker ••3/4 esmer şeker ••3/4 bardak çiçek yağı ••2 çay kaşığı vanilya ••2 bardak un ••1 çay kaşığı tuz ••1 çay kaşığı tarçın ••1 çay kaşığı kabartma tozu Rendelenmiş havuçlara, yumurtaları, şekeri,esmer şekeri, sıvı yağı ve vanilyayı ekleyin. İyice karıştırın. Un ,tuz, tarçın, kabartma tozu karışıma ekleyin. İyice karıştırın ve küçük pişirme kağıtlarını kaşık yardımıyla yerleştirin. Bu malzemelerden yaklaşık 12 adet küçük kek çıkar. 20 -25 dakika, 350 derecelik fırında pişirin. ••
Sayfa 412 - Yakamoz kitapKitabı okuyor
"Rüzgarı kontrol edemezsin... Ama yelkenlerini ona göre ayarlayabilirsin..."
Sayfa 294 - Yakamoz kitapKitabı okuyor
Reklam
Sürgün yeri olan kadın kolları vardır ama kimileri de ana yurt toprağı gibidir.
Sayfa 349 - YKY, 56. Baskı, Çev. Samih RifatKitabı okudu
Bana dünyanın hakikaten suratına tükürülmeye bile değmez olduğunu ve bu dünyada suratına tükürülmeyecek bir tek, ama bir tek insan bile bulunmadığını sağlam bir şekilde ispat ettin.
Sayfa 184
"Öldür beni öyleyse, Voldemort, ölümü memnuniyetle karşılarım!. Ama ölümüm sana aradığın şeyi getirmeyecek... Anlamadığın o kadar şey var ki..
Sayfa 430 - YKYKitabı okudu
Alıntı +2
"İnsanlar eskiden okurdu, şimdi uyurgezer gibi dolanıyorlar. Okuyanlar yandı, biz de yanarız, diye korkuyorlar herhalde."
Reklam
Kimi insanlar yalnızca böyle konuşmayı bilirler. Çok rastla­dım böylelerine, dükkanımda ve başka yerlerde; tepenizden aşağı boşaltırlar gevezeliklerini ve bir biçimde buna boyun eğ­menizi isterler. İnce bir uyarıda bulunursanız, bunun söyledik­lerine destek verdiğini düşünürler yalnızca ve daha da alevle­nirler; tersine bir kanıyı duyurabilmeniz için sertleşmeniz, gi­derek kırıcı olmanız gerekir.
Sayfa 361 - YKY, 56. Baskı, Çev. Samih RifatKitabı okudu
O zamanlardan mutlu bir hikâye çıkamazdı. Dünya en zalim yüzünü ikinci bir savaşta göstermek için beklerken o zamanlarda filizlenen hiçbir hikâye ne kadar hak etseler de mutlu bir sonla bitemezdi.
Sayfa 39 - Gutenberg YayineviKitabı okuyor
Yani aslında yaşadığı onca şeye rağmen Kuklacı' da sıradan bir adamdı işte. Sıradan olmak için verdiği emek öyle çoktu ki belki de bunu en çok hak eden kişi oydu. Dünyanın en dertlisi olduğunu hayal etmekten nefret ederdi. Kendisini aşağı, en aşağı görmekten ve bu aşağı görüşün gizli kibrinden iğrenirdi. Bacağı ona ne dezavantaj ne de avantaj olsun isterdi. Engelli, diye ayrı bir sınıfta, travmalı diye ayrı bir kategoride değerlendirilmek istemez değil, bu onun büyük korkularından biriydi de. O isterdi ki görünmesin. Kimse Kuklacı' yı bilmesin. Yanından bir insan seli aksın ve esip geçsin. O sadece marangozhaneye gitsin, masa yapsın, kukla yapsın, kukla satsın ve eve gelip babayı yıkasın. Tüm bu hayat bu küçük döngüde yuvarlansın gitsin. Kabus görmesin ama geceleri bir gün artık utanmasın, maskesi gezebilsin.
Çocukken ağlarsak ilgi, üzüntümüzü belli edersek de teselli göreceğimizi öğreniyoruz. İnsanları gülümse­memizle ikna edemediğimizde gözyaşlarımızın mutlaka işe yarayacağını biliyoruz.
Sayfa 57 - PdfKitabı okuyor
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.