Abdülhak Şinasi Hisar'ın 1952 yılında yayımlanan Ali Nizamî Beyin Alafrangalığı ve Şeyhliği kitabı, aslında ilk kez 1936 yılında Varlık dergisinde ( 15 Nisan ve 1 Mayıs Varlık dergileri) Bir Geçmiş Zaman Hikâyesi adı ile yayımlanmış.
Ali Nizamî Beyin Alafrangalığı ve Şeyhliği kitabının anlatıcısı olan çocuk, etraftan duyduklarıyla ( özellikle kadınlar üzerinden) bir Ali Nizamî Bey portresi çiziyor.Didem Uslu Hoca'nın dediği gibi oğullar ve anneler egemenliği var Tanzimat sonrası romanlarda.
Tanzimat sonrası yüzünü Batı'ya dönen Osmanlı, Batı kültürünün değerleri ile Doğu kültürünün değerleri arasında kalır.Özellikle Batı ile özdeşleşen lüks merakı, müsriflik bu kitabın da ana izleği.İstibdat dönemine yapılan gönderiler de bir hayli çok kitapta.
Büyükada'nın Nizam caddesinde bulunan birbirinden lüks köşklerden birinde oturan Ali Nizamî Bey, yaşadığı sıra dışı yaşamı, züppeliği ve hesapsız harcamalarıyla servetini tüketince kitabın ikinci bölümünde şeyhliğe geçiş yapar.İlginçtir ki tek müridi, onu yaptığı harcamalar ve yaşam tarzı nedeniyle dinsiz olarak nitelendiren ve tek kafa tutan kişi olan eski lâlası Hüseyin Ağa'dır.
Çok severek okuduğum ( ikinci okumam ) Ali Nizamî Bey'in Alafrangalığı ve Şeyhliği kitabından sonra diğer kitaplarının da peşine düştüm.Maalesef çok zor bulması.
Abdülhak Şinasi Hisar ile mutlaka tanışın derim.