‘Gitmek istiyor, sadece sonsuza dek gitmek istiyor.
Son diye adlandırılan bir yer yoktu.’
.
Bazen eliniz öykülere gider. Kısa ama yoğun öykülere. Hem birden fazla hayata bulanırsınız hem de oradan oraya savrulur durursunuz. Tanıdık evlere de girer çıkarsınız, bilmediğiniz haneleri gözetlersiniz. Tam da bu isteğim sonucunda Fleur Jaeggy ile kesişti yolum. Ondan yirmi öykü dinledim. Tedirgin eden, okudukça havada bırakan ama kökleri olan öyküler. Her öyküyü sevdim, en çok da kitaba adını veren öyküyü.
.
Yazarın dilimize çevrilen bir diğer eseri Disiplinli Güzel Günler ise yakın zamanda okumak istediğim bir eser.
.
Şemsa Gezgin çevirisi, Başak Nur Vanlıoğlu kapak tasarımıyla-