Ebru Ince
@black
"Bir kibir!...bir kibir!."
"Hiç bir şeyi beğenmiyor ! ... "
youtu.be/Z39KxbbtCC0
İstanbul
istanbul
13 kütüphaneci puanı
10916 okur puanı
Nisan 2014 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitaplar
Okuma Hedefleri
İnsanoğlu olması gereken sınırları aştığında, bir şekilde herkes cezalandırılır.
Sayfa 64Kitabı okuyor
Nefes ...
“Parlak menekşe renginde bir gökyüzünün altında yürüdüğünü hayal et, şimşek çakarken parlayan bulutların, gölgeleriyle dünyayı süpürdüğü ve yağmurun hızını kesmeden yağdığı bir gökyüzü... Parlatılmış metal renkte bir dağın yamaçlarında yürüdüğünü hayal et, kıpkırmızı bir alev topunun tepede yandığını, göğün yerde gülerek gürlediğini. Serin vahşi bir akarsu hayal et, koyu bakır renkteki çiçeklerle sıska ağaçlar, çağlayan berrak bir su ya da çağlayan metan... Nasıl söylemek istersen. Uçurumdan kendini aşağı doğru bırakan rüzgâr, gökkuşağı dolu yelesini savurur. Büyük bir orman hayal et, karanlık ve canlı... Zaman zaman soluk kırmızı renkte yanıp sönen bir ılgım görür gibi olursun. Bu ılgım çevik utangaç bir hayvanın hayat ışığıdır aslında ve... Ve...”
Sayfa 48Kitabı okuyor
Babun tepkisi ..
Yabancıyı gör, yabancıdan kork, yabancıdan nefret et,
yabancıyı öldür.
Sayfa 37Kitabı okuyor
Okur Takip Önerileri
Başlarken..
Eğer başka bir beynin kontrolünü ele geçirmeye çalışıyorsan, tecrübeyle dolu bir geçmişe ve egoya sahip bir beynin kontrolünden bahsediyorum, o zaman kendi akıl sağlığını tehlikeye atarsın.
Diğer beyin içgüdüsel olarak karşılık verecek, savaşacak. Tamamıyla gelişmiş ve olgunlaşmış insan kişiliği dışarıdan kontrol edilemeyecek kadar karmaşık. Bir beynin bütünlüğü tehdit edildiğinde, kendini savunmak için çağıracağı birçok kaynak ve bilinçaltı unsuru var. Öyle lanet bir şey ki bu, bırak başkasını kendi zihnimize bile hükmedemiyoruz!”
Sayfa 33Kitabı okuyor
Yıldızları birer hayalet gibi görüyoruz;
Yıldızların gözünde ise birer hayaletiz.
Sayfa 610Kitabı okuyor
Güneş battı.
Dağ, ağaç, kaya, nehir
Heybetli yapılar gölgelere teslim oldular.
İnsanlar merak içinde lambalarını yaktılar,
Görebildikleri ne var, ne yok, tadını çıkardılar,
Dilediklerini bulmanın umuduyla..
Xu Yunuo ( 1894-1958).
Sayfa 565Kitabı okuyor
Herkes bir bekleyiş içerisindeydi fakat kimse neyi beklediğini bilmiyodu.
Sayfa 346Kitabı okuyor
"Gelecek için kaygılanmak, geçmişin yasını tutmak kadar abesti."
Sayfa 37Kitabı okuyor
Hayat ve dünya çirkinleşebilirdi fakat mikro ve makro ölçeklerde incelendiğinde, her şey uyum içerisinde ve kendine has bir güzelliğe sahipti.
Günlük yaşantımız ancak derin gerçekliğin
oluşturduğu kusursuz okyanusun üzerindeki bir köpük olabilirdi.
Sayfa 30Kitabı okuyor
Son cadı öldüğünde..
Büyü devri, 1453 yılı Mayıs ayının üçüncü gününde, öğleden sonra saat dörtte, yüksek boyutlu parçacığın Dünya'yla ilk kez kesiştiği anda başlamıştı. 1453 yılı Mayıs ayının yirmi sekizinde, akşam saat dokuzda aynı parçacığın Dünya'yı terk etmesiyle ise son buldu. Yirmi beş gün ve beş saatin sonunda, Dünya eski yörüngesine geri döndü.
Mayıs ayının yirmi dokuzu gecesinde, Konstantinopolis düştü.
Sayfa 29Kitabı okuyor
Kırıldığı takdirde ..
Sultan ll. Mehmet bir savaş makinesini andıran Osmanlı Devleti'nin bağlı durduğu
akstı adeta.
Sayfa 22Kitabı okuyor
"Seni yok ediyorsam, bu seni ne ilgilendirir?"
Sayfa 503Kitabı okudu
Şeytan göründügünde, en iyi seçenek sakin ve makul olmaktır.
Sayfa 309Kitabı okudu