Asuman

Asuman
@an_tika
Hemşire
Lisans
4095 okur puanı
Temmuz 2018 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
160 syf.
·
Puan vermedi
·
11 günde okudu
Bukowski'nin 'O benim Tanrım' dediği ve çok etkilendiği bir yazar Fante. Hatta kitabın önsözünü de Bukowski yazmış. Diyor ki ; "Derken bir kitap çektim, açtım ve kalakaldım. Birkaç paragrafı okudum. Sonra çöplükte altın bulmuş biri gibi kitabı masaya götürdüm. Cümleler sayfada yuvarlanıyodu, kayıyorlardı. Her cümlenin kendine özgü bir enerjisi vardı. Cümlelerin özü sayfaya bir biçim veriyordu: sayfaya oyulmuşlardı sanki..." Yazarla ilk tanışmam olan eserinde, biraz Albert Camus'un Yabancı'sını, biraz Yusuf Atılgan'ın Aylak Adam'ını ve bolca da Bukowski'nin kadınlara dair aşkını, serzenişlerini, bırakıp geri gelmelerini buldum satır aralarında. Dünyayı hafif adımlarla yaşayanların sessizliğini, tutunmak istemeyenlerin, başkaldırmış asilerin kızgınlığını, aşka aşık adamların naifliğini hissettim okurken. Yazarın anlatımını akıcı, net, yalın buldum ve çok sevdim.Kelimelerle dans eden bir Teoman boşvermişliği vardı sanki :) Bukowski'nin hayran olmasının bir sebebi varmış demek. Karşılıksız bir aşkla bağlandığı kadın için çabalayan bir yazar. Karşılık bulamaması bir yönden iyi oldu, çünkü yazacağı kallavi bir konusu vardı. Hani bir söz vardır duymuşsunuzdur belki , "şair olmak için kabiliyet değil, mağlubiyet gerekir." Ve yazdı da ona dair ne hissettiyse. Kağıda döktü tüm hislerini, onu yaren edindi kendine. Camilla gittiğinde bile gidebileceği her yerde onu aradı Arturo Bandini. Okumalısınız mutlaka diyorum ve susuyorum :))
Toza Sor
Toza SorJohn Fante · Parantez Yayınları · 20244,835 okunma
Reklam
312 syf.
·
Puan vermedi
·
92 günde okudu
Eser, şairin 5 şiir kitabının biraraya getirilmesinden oluşuyor. Ferruhzad; modern İran şiirinin kadın öncülerinden.Önüne engeller konmuş, yasaklar getirilmiş yazmasın diye. Ama hiç bir şey yıldırmamış onu. Şiirlerini erotik bulanlar olmuş, inancımıza ters diyenler olmuş ve en önemlisi 'sen kadınsın, yapamazsın, yasak' denmiş. Ama o şiir yazmadan yaşayamayacağını düşünenlerden. Mücadelesi İran toplumuna örnek olmuş, kalıpların da, tabuların da yıkılabileceğini göstermiş. Yazdığı şiirler yaşadığı zamanı yansıtmıyordu evet ama o hayalgücüne tutundu ve onları gelecek günler için yazdı. Trafik kazasında henüz 32 yaşında hayata gözlerini yumarken, ardında birbirinden güzel şiirler miras bıraktı. Kaderini yaşadığı toplumun insafına bırakmayan güçlü kadın kalemleri hep takdir etmişimdir. Virginia Woolf 'un dediği gibi "Kadının varlığına katlanamayan zihniyet; elbette onun yazmasına, okumasına, düşünmesine de karşıdır." Hayallerinin peşinden giden tüm kadınlara selam olsun :))
Rüzgâr Bizi Götürecek
Rüzgâr Bizi GötürecekFuruğ Ferruhzad · Yapı Kredi Yayınları · 20231,685 okunma
52 syf.
·
Puan vermedi
·
4 saatte okudu
Masal türünde bir kitap okumak da keyifliydi. Çocuk yanıma selam olsun :)) Başka dünyaları merak eden küçük kara balığın hikayesinin anlatıyor. Zorluklardan yılmamayı çocuk dünyasına indirgeyerek anlatmış Azeri asıllı İran yazar. Anlatımı sade, kelimeleri coşkulu bir serüvendi. Ama kitap 12 Eylül Darbesi döneminde yasaklanmış ülkemizde. Toplumsal kurallara, kalıplaşmış fikirlere karşı akılcı düşünmeyi, birey olmayı anlatan bir kitap olması tehlike arz etmiş demek o dönemdeki zihniyete :) Halen İran'da yasaklı kitaplar listesinde olmasına da şaşmamak gerek. Yazar hakkındaki araştırmamı da eklemek istiyorum; Aras Nehri'nin Humarlı bölgesi yakınlarında ölü bulunan Behrengî, bir görüşe göre boğulmuş, bir diğer görüşe göre dönemin rejimiyle ters düştüğü için İran gizli servisi tarafından öldürülüp nehre atılmıştır. Okumalısız, okutmalısınız derim :)
Küçük Kara Balık
Küçük Kara BalıkSamed Behrengi · Can Yayınları · 202331,2bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
256 syf.
·
Puan vermedi
·
14 günde okudu
Kimlik arayışı içindeki genç kızın okul yılları, aile, erkek arkadaşları,sosyal ilişkileri ve bunlara bakış açısını anlatan bir eser. İniş çıkışlarla dolu çalkantılı bir ruha sahip Ester'in defalarca denediği başarısız intihar girişimleri ve psikolojik tedavisine tanık oluyoruz. Şok tedavisinin ruhunda yaptığı tahribatı da kara mizah olarak anlatması, içinde bulunduğu durumun trajedisinin ölçüsünü ispatlar nitelikte. Yazar bu ilk ve tek eserini önce Victoria Lucas takma adıyla yayımlamıştır.Yaşamına son veren yazarın intiharın ardından kendi ismiyle yayımlanan bu eseri büyük ilgiyle karşılanmış. Plath bu kitabını, çıraklık dönemine ait otobiyografik bir yapıt olarak görmüştür. Yaşamının büyük bir bölümünü psikoz ve manik-depresif bozukluk ile geçirmiş ve 1963 yılında intihar ederek yaşamını sonlandırmıştır. Nilgün Marmara, yazarın varoluş sorunu ve bireyin yalnızlığa bakışından çok etkilenmiştir. Manik-depresif şairimiz de tıpkı Plath gibi intiharı seçerek hayatını noktalamıştır. İki değerli kalemin de anlamlar ,kavramlar içinde boğulması ve genç yaşta kendi istekleriyle yaşamlarına son vermelerini çok hazin bulmuşumdur hep. Kalabalıklar içindeki yalnızlıklarında yarenleri, yazdıkları şiirler, günlükler olmuş. En yakınlarındakilerin bile fark edemedikleri derin bir yalnızlık... Behçet Necatigil'in şu dizeleri ne de güzel anlatır kuyudan çıkamayanları ; Bir bakış bile yeterken anlatmaya her şeyi Kalbinizi dolduran duygular Kalbinizde kaldı. Tavsiyemdir naçizane...
Sırça Fanus
Sırça FanusSylvia Plath · Kırmızı Kedi Yayınevi · 201911,7bin okunma
·
Puan vermedi
Beni hayal kırıklığına uğratan, benden başkası değil. ✓✓✓ Kalıplaşmış duygulara, düşüncelere, değerlere başkaldırı niteliğinde bir eser diye düşünüyorum. Kafka'nın, okuru karanlık bir mağarada ışıksız bırakan anlatımını bilirsiniz. Işığını kendin bulmak zorundasındır. Nöronlarına yaptığı linçte bile zevk bulur onu sevenler. Kafka eserlerinde bize sunulanın, öğretilenin değil arayışın inancını taşır hep sol cebinde. Doğru bilinen yanlışları gün yüzüne çıkarmak hayat felsefesidir adeta. Böcek simgesi de bunu simgeliyor bana göre. Kendini değersiz hisseden insanın tıpkı kimse tarafından sevilmeyen böcekle eşdeğer tutulması da bir ironi olamaz diye düşünüyorum. Modernizm dediğimiz kıskaçta kendini değersiz, önemsiz hisseden insanın umutsuzluk ve çaresizlik içinde kendini fark ettirme çabasını biraz karamsar bir dilden okumaya var mısınız?
Dönüşüm
DönüşümFranz Kafka · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022224bin okunma
Reklam
144 syf.
·
Puan vermedi
·
22 günde okudu
Aurelius insanın evrende kendi yerini bulmasını savunan felsefecilerden. Ve her şeyin doğadan geldiğini , zamanı gelince ona döneceğini savunur. Kendini ve başkaları hakkındaki yargısını analiz etmeyi başaran insan , bu dünyadaki amacını bulmuştur Aurelius 'a göre. Başucu kitabı diyebileceğimiz yapıtlardan . Hayatta var olma sebebimizi, diğer tüm canlılarla olan iletişimimizdeki düsünce ve davranışlarımıza nokta atışları olan anektodlarla bezeli kitapla tanışmalısın ey okur :))
Kendime Düşünceler
Kendime DüşüncelerMarcus Aurelius · İş Bankası Yayınları · 202315,4bin okunma
·
Puan vermedi
Aslında o kahrolası çekingenliğim olmasa, hoşsohbet biri bile sayılırdım. ✓✓✓ Zweig'ın eserlerini okumayı seviyorum. Kişilik analiz yeteneğine hep şapka çıkarmışımdır. Yazarlığın yan dalı psikoloji bana göre. Ya da Zweig çok iyi yapıyor bunu :) Kitaptan çıkardığım ana fikir şuydu ; iyi niyetten beslenen acıma duygusunun nelere sebep olduğunun kanıtı. Empati duygusunun doz aşımında kişiyi ne gibi çıkmazlara soktuğunun göstergesi. Teğmen Hofmiller'in bedensel özürlü bir genç kıza olan acıma hissini, ona yalan umutlar vererek (iyileseceği yônünde) kamufle etme çabasının başına ördüğü çorapları okuyoruz. Ve bu yoğun ilgiyi farklı düsünen genç ve sabırsız bir yürek Edith... Her duygunun hakkını vermeliyiz evet ama tadında bırakarak :)
Sabırsız Yürek
Sabırsız YürekStefan Zweig · Can Yayınları · 20166,2bin okunma
140 syf.
·
Puan vermedi
Durup dururken, ortada fol yok yumurta yokken kendi kendimi gücendirdiğim çok oldu; aslında hiç bir sebep olmadığını bildiğim halde kendimi öyle dolduruyordum ki, sonunda gerçekten gücenip içerliyordum. ✓ Kendini gerçek dünyadan soyutlayıp, iç muhasebesini yapan bir adamın hezeyanlarına ortak oluyoruz. Yeraltı demesi de buna dair diye düşünüyorum. Dipte, görünmeyen ama varlığını her daim hissettiren... Aslında Dosto bu kitabıyla daha sonra yazacağı birbirinden muhteşem eserlerine dair ipuçları da serpiştiriyor aralara. Ruhunun kapılarını aralıyor bize. Çöz beni ey okuyucu , diyor. Ah be Dosto'm, bu henüz tam anlamıyla mümkün değil. Tarihte önemli bir yere sahip insanların , sonradan geleceklere el verdiğini düşünüyorum tabiri caizse. Nasıl diyecek olursanız, Dosto'nun ölüm yılında Ata'm doğdu...
Yeraltından Notlar
Yeraltından NotlarFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020129,2bin okunma
299 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Herkes bir zaman yolunu şaşırır. Herkes ara sıra kaybolur. Herkes bir gün nereye döneceğini unutur. İnsan; kaybolur, şaşırır, unutur. ✓✓✓ İki çocuk babası İshak, hiçbir sebep yokken ortadan kaybolur. Neden gittiğine hiçkimse anlam veremezken, yalnız gitmediği anlaşılır. İshak üst kat komşusu ressam Jülide ile kaçıp gitmiştir. Başka dünyalardan iki insanın zamansız karşılaşması , düşerken elele tutuşması ve arap saçına dönen hikayelerinin anlatıldığı bir eser. Yazar felsefe mezunu olup, üzerine bir de sosyoloji yüksek lisans yapmasından dolayı mıdır bilmem, eserlerini okurken kafa karıştırmakla bilinir. ( bana göre) Olay kurgusu biraz çetrefilli, alengirli, dağılıp sonrasında toplanan, olaya bilindik pencereden bakmayı sevmeyen anlatımıyla ilk başta okuması, anlaması zor gelebiliyor. Sonraları resmen kelimeler, ceplerinden asıl gizledikleri anlamlarıyla beraber gelip, cümleyi süslüyorlar. O yüzden sayın okur, sabret, devam et ;) Düşerken , bile bile lades diyenlerin, dizlerinin kanamasını da sevdaya dahil görenlerin romanı.
Düşerken
DüşerkenTarık Tufan · Profil Kitap Yayınları · 20186,3bin okunma
300 syf.
·
Puan vermedi
·
782 günde okudu
İnsanın en şiddetli hayal kırıklığı kendi kendini uğrattığı değil midir? * Yaşamın kimi yerlerinde, bir iğne deliğinden geçiyor kişi. Geçebilirse ilerliyor, geçemezse yerinde kalıyor. Yerinde saymaksa, geri kalmak değil midir? * Söylediklerimiz, düşündüklerimizin zıttı olduğunda, konuşan yalnızca yüreğimiz değil midir? * Bazen ne virüsler ne bakteriler, insanın kendi beyni hasta eder kişiyi. * Mantığın ve aklın kabullendiği bir şeye, yüreği ikna etmek pek de kolay olmuyor bazen... ✓✓✓ Yazarı yıllar önce okuduğum ve kitaplığımın en asil üyesi olan kitabıyla tanıdım ve çok sevdim.( Kumral Ada Mavi Tuna) Feminist bir yazar olarak değerlendirilir Uzuner. Artık klasikleşen romanları arasında yer alan bu eseri ; çağdaş bir kadın ( Nilsu) portresi etrafında insan durumlarını mercek altına alıyor. Mizahi anlatımıyla harmanladığı enfes kalemiyle edebi bir doyuma ulaşacağınızın garantisini de veriyor satır aralarında. Yaşadığı dünyaya, ailelere, üçüncü şahıslara, aşka, elalem sorununa farklı çözümler arayan, aydın ve nevi şahsına münhasır çift olan Nilsu ve Teoman'ın hikayesine hazır mısınız?
İki Yeşil Susamuru
İki Yeşil SusamuruBuket Uzuner · Everest Yayınları · 20195,7bin okunma
Reklam
207 syf.
·
Puan vermedi
·
12 günde okudu
Kendine iyi bak. Bir daha hiçbir ana doğurmaz seni. ✓✓✓ Türk şair ve gazeteci olan Ahmed Arif, Türk edebiyatının en sevilen şairlerindendir. Yazım dili samimi, şiir türü serbest ölçüdür. İsmindeki Arif, babasının ön adıdır. 5 yıl boyunca platonik aşkı ve yine kendisi gibi edebiyatsever yazar Leyla Erbil'e mektuplar yazmıştır. Kendisi ne kadar platonikse, Erbil'de bir o kadar hoşgörülüydü kendisine. Aşık değildi ama kendisine yazılan o mektupları 24 yıl boyunca saklamıştı. Kitap haline getirilmesi 2013 yılında olmuş ve 'Leylim Leylim' adıyla okurseverlerle buluştu. Leylâ  Erbil'in  gözleri  mavi  idi. Ahmet Arif'in  dizelerinde  şöyle  dile  gelmiştir: Gitmek Gözlerinde  gitmek  sürgüne Yatmak Gözlerinde  yatmak  zindanı Gözlerin  hani. Aşkı platonikken bile anlatım dilindeki zenginlik , şaire has bir yetenektir. Ve bu cânım dizelere muhatap olan sevgili, şairin yüreğinden geçen kelime hazinesinin anahtarı hükmündedir. Yineliyorum ; şiirle kalın :))
Leylim Leylim
Leylim LeylimAhmed Arif · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201316,3bin okunma
303 syf.
·
Puan vermedi
Yaşımız büyüdükçe ölümü kafamızdan çıkarmayı öğreniriz; dikkatimizi başka şeylere veririz; ölümü olumlu bir şeye dönüştürürüz(öbür tarafa göçmek,yuvaya dönmek,Tanrı'ya kavuşmak,nihayet huzuru bulmak);yüreklendirici mitlerle onu yadsırız; kalıcı yapıtlarla,tohumumuzu çocuklarımız aracılığıyla geleceğe göndererek ya da tinsel süreklilik vaat eden bir din sistemini benimseyerek ölümsüzlüğü yakalamaya çalışırız. ✓ Ona, başka bir insanın onu tamamen tanıyabileceğini ve yine de sevebileceğini göstermeyi umuyordum. ✓ Hangisini istersin: akıllıca delilik ya da budalaca akıllılık? Psikoterapist Irvın Yalom'un hastalarıyla seanslarından çıkarımlarını okuyucuyla paylaştığı, severek okuduğum bir kitabı. Yalnızlık, ölüm korkusu, yaşama inancını ve amacını yitirme gibi bizi biz yapan duygulara saplanıp kalmış yaralı ruhlara yardım eli uzatıyor Yalom. Hatta rüyalarının analizine göre kişilik çözümlemesi yapıyor ki bu harika bir olaydı. Bilinçaltının kapılarını aralıyor, ışık tutuyor, arafta kalmış yüreklere yol gösteriyor. Psikoterapi öykülerini okumayı çok seviyorum. Buzdağının görünmeyen yanına odaklanan bir alan bana göre. Yüreğin, ruhun şifresini çözmek gibi. Dedektifliğin ruhsal yanı :) Güzel bir yolculuktu, tavsiyemdir :))
Aşkın Celladı ve Diğer Psikoterapi Öyküleri
Aşkın Celladı ve Diğer Psikoterapi ÖyküleriIrvin D. Yalom · Remzi Kitabevi · 20167,3bin okunma
160 syf.
·
Puan vermedi
·
18 saatte okudu
Şehir gibi bakıyorsun bana, beni tehdit mi ediyorsun, çok mu seviyorsun, anlaşılmıyor. ✓✓ Yazarın okuduğum ilk kitabı. Sizde de oluyor mu bilmiyorum , ismini cazip bulduğum kitaplar çekiyor beni. Ama umduğum donanımı bulamadım. Konu havada kalmış, atmosferi yarım, anlatımı ve edebi donanımı orta düzeyde bana göre. Bir bebek olmak üzere beş sokak insanı bir çatı altında toplanıyor, hepsinin birbirinden ayrı yaşadığı dramları okuyoruz. Yazar kitabında yoksulluk, kimsesizlik, evsizlik gibi toplumun içini kemiren sosyal konulara sert bir dille değinirken, kitabın sonunda çıkmaz bir sokakta bırakıyor resmen okuyucuyu. Karakterlerin akıbetini şekillendirmeyi okura bırakan bir kalemi var diye düşündürdü. Bu tür kitapları okumak fantastik roman okumakla eşdeğer bana göre. Muhteşem bir konu, karakterler zengin donanımlı, yaşanılan ortam da cabası. Ama sonuç fiyasko... Umarım başka bir eserinde bu yargımı kırabilirim.
Başkalarının Tanrısı
Başkalarının TanrısıMine Söğüt · Can Yayınları · 20223,248 okunma
·
Puan vermedi
Kadınları korumaktan vazgeçmeniz lazım, onları farklı işler ve farklı uğraşlarla baş başa bırakın; izin verin ki asker olsunlar, denizci olsunlar, otomobil sürsünler, liman işçisi olsunlar... "Kadınlık korunmaya muhtaç bir varoluş olmaktan çıkınca her şey olabilir." & Kadının varlığına katlanamayan zihniyet; elbette onun yazmasına, okumasına, düşünmesine de karşıdır. & Para kazanın, kendinize ait ayrı bir oda ve boş zaman yaratın. Ve yazın, erkekler ne der diye düşünmeden yazın!.. &&& Dünya klasikleri arasında yer alan kitap ; tarihin en eski zamanlarından günümüze değin kadının toplumdaki statüsü, bu uğurda verdiği savaşları, toplumda ikinci plana atılmışlığı, her devirde erkek üstünlüğûne rağmen onurlu mücadelesini anlatan muhteşem bir eser. Kadınların hüzünlü prenses rolünden sıyrılıp, haklarını savunan, erkeğin arkasında değil yanında yürüme kararını verebilecek iradeye ve azime kavuşması gerektiğini vurguluyor. Elbette tüm bunlar için de kendini geliştirmeli, ekonomik özgürlüğüne kavuşmalı en önemlisi de eğitimine önem vermeli. Hayatını başkasının idaresine bırakmaktan vazgeçmeli. Bir yerde okumuştum ; bir kadını eğitmek istiyorsanız işe anneannesinden başlayın. Cem Yılmaz'ın klasikleşen repliği ne kadar da yerinde ; eğitim şart. Kendine güvenen, ayakları üzerine sağlam basan hemcinslerimi görünce gıpta ediyorum. Kadınlık gururu ve onurunu baştacı eden zihniyete hasret kaldığımız şu zaman diliminde, en büyük isteğim hak edilenin hak edene verilmesi. Her kadının okuması gerektiğini düşündüğüm bir eser. Farkındalığımızın farkına varalım :)
Kendine Ait Bir Oda
Kendine Ait Bir OdaVirginia Woolf · İletişim Kitabevi · 202138,2bin okunma
184 syf.
·
Puan vermedi
Bazı insanların hayatımıza girmeleri ile çıkmaları bir olur. Bazıları ise uzun bir süre kalır ve yüreğimizde ayak izlerini bırakır. Ve biz de, hiçbir zaman aynı kişi olarak kalmayız. ✓ Başka birisinin sana çiçek getirmesini beklemeden kendi bahçeni yarat ve kendi ruhunu kendin süsle. ✓ Aile ne bizim kollarından kurtulabildiğimiz, ne de gerçekten kurtulmayı istediğimiz sevgili bir ahtapottur. ✓ Sevgili yüreğim kendine daha asil barınaklar inşa et. Gençlik yıllarımda okumuştum. İlham verici, 'pembe gözlüklerinizi çıkarmayın ama bir o kadar da sağduyunuzu kontrol altına alın' türünden sublinmial mesajlar veren, eğlenceli bir kitap. Kişisel gelişim tarzında olsa da bunu sıkmadan, herkesçe sevilen ünlü yazar, şair ve söz yazarlarından anekdotlarla bezeyerek size sunan çerezlik bir kitap , diyebilirim. Tavuk Suyuna Çorba' nın bir çok kesime hitap eden türleri de mevcut. Kısa ve sıkmayan anlatımlı, enerjik, pozitif sulardan çıkmayı istemeyenlere önerebileceğim bir seri.
Tavuk Suyuna Çorba - Gençlerin Yüreğini Isıtacak Öyküler
Tavuk Suyuna Çorba - Gençlerin Yüreğini Isıtacak ÖykülerJack Canfield · HYB Yayıncılık · 2004395 okunma
83 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.