Alıntının altında, günü kurtaran, hattâ zihni toparlayan, ondan daha güçlü yorumları özledik...
Birkaç cümle ile, bir eserin lezzetini veren iletileri...
Harıl harıl kaynak arayışına girdiğimiz cümleleri...
İnsan bu, özlüyor :))
İleti buradaki değerli paylaşımları hatırlattı Eylül Hocam. Ondan daha önemlisi yorumda kullanmış olduğunuz "birçok yazardan daha donanımlı okurlar gördüm," ifadeniz.Okuyan, anlayan, eleştirel gözle değerlendiren okurlar.
İnceleme ve alıntıların altında yaşanan bu edebi lezzete hayatta başka yerde rastlamak zordur.
Buradan gidemeyişimiz ve özlemek ondan.
Okumanın bir ziyafete dönüştüğü zamanlar oldu Resul Hocam. Düşüncenin zihinlerdeki dolaşımı, ilham vericiydi... İlgi duyulan bir alanda yolu adabıyla yürümüş üstadlarla karşılaşmak... Bu latif ikramların hakkını verebildik mi bilemiyorum...
Sizin de kaynak niteliğinde yayınlarınız var. Her biri için ayrı ayrı emeğiniz vefa bulsun.
Kayıp Zamanın İzinde serisinin bu cildinde sevgilisi Albertine üzerinden kıskançlık ekseninde insan duygularının ve davranışlarının kökenine inerken Dostoyevski’ye benzer bir şeffaflık ve cesaret gösteriyor Proust. Sürekli delil toplama ve olası riskleri ortadan kaldırmaya odaklanmış olan bu bölümde gördüğü ve hissettiği duruma ve durum