Nurdan Dursun
@Ruhumun_ilaci_kitaplar
Kitap okumayı seven
İki çocuk annesi
Ev hanımı
33 okur puanı
Ağustos 2023 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Okuma Hedefleri
Okur Takip Önerileri
Bazı insanlar bağırarak konuştuklarında haklı olduklarını zannediyor olabilirlerdi ama sesi yuksek çıkan her zaman haklı olmuyordu.
En kötü kabuslar uyanıkken görülüyordu.
Ben güvenen yerlerimden yok olalı çok oldu komiser.
İnsan hiç tanımadığı biri için bunu niye yapar ki?
Çünkü bu hayatta hala iyi insanlar var Leyla.
"Takvimlere göre bir yaş daha yaşlandım. Ölümün kıyısından dönünce de hayata geç kalıp durduğumu bir kere daha anladım. Dede olacak yaşta baba olmak istemiyorum. Bir an evvel baba olmak istiyorum. Ayrıca eskisi gibi korkuyla yaşamak istemiyorum. Dünyaya değilse de şu eve kök salacak, burayı yuvası bilecek birini istiyorum. Eve döndüğümde zili korkuyla çalmak da istemiyorum.
Kadinlar evde oturup hamur yoğurmak yerine cepheye cephane taşıyınca, bir daha geriye oturmaları ne mümkün? Tarlasını süreceği öküzünü cepheye cephane taşımaya veren, bebeğinin battaniyesini yağmurda mühimmatın üzerine örten kadınlardan bahsediyoruz. Çeyizlik yorganlarını söküp erlere çorap ördüler, kolay mı? Ayı yerinden oynatmak gerekse bir an bile düşünmeden girişeceklerine eminim."
@pikayayınlarıKitabı okudu
Buraya kadar mıydı?
"Bir savaşı kaybetmek demek tüm savaşlardan vazgeçmek demek değil asla."
"Nasıl yani?"
"Kurmay Albay Mustafa Kemal'i işittin mi?"
Lemide hayranlıkla tebessüm etti ve hissettiği hayranlığı sesinden sakınmadan "Anafartalar Kahramanı" dedi.
"Evet o. Hem gümüş hem de altın liyakat madalyalarına layık görüldü. Alman hükümeti bile madalya verdi Gelibolu'da gösterdiği üstün stratejinin başarısına."
"Almanlar bile madalya mı verdi?"
Hemşire Anna'nın hazin vefatı Kürşad'a memleketin ölümünün ne denli yakın olduğunu hatırlatmıştı. Zira artık savaşın bir ahlakı kalmamış, düşman kazanabilmek için sahra hastanelerini dahi bombalayabilecek bir vahşiliğe bürünmüştü.
Ananfartalar Grup Komutanı Kurmay Albay Mustafa Kemal, erlerin önünde şehit düşme pahasına bizzat akılcı stratejilerini gerçekleştirmese, bugün bir işgal sabahına çoktan uyanmış olurlardı bile .
Sayfa 284Kitabı okudu
Sen hürriyet istiyorsun, ben hür bir millet istiyorum. Sen bir kadın olarak üniversiteye gidebilmek, erkeklerle eşit koşullarda çalışabilmek istiyorsun; ben seninle birlikte çocuklarımın tüm bunları ecnebi ülkelere gitmeden yapabileceği bir ülke inşa etmek istiyorum. Senden daha azına yüreğim razı gelmezdi Lemide."
Kürşad, Lemide'nin yüzünü avuçları içine alıp kendi yüzüne doğru çevirdi ve gözlerinin içine aşkla baktı.
Sayfa 278Kitabı okudu
Lemide daha da kızararak bakışlarını kaçırıp mırıldandı. "Bana büyümem gerektiğini, boş hayallerimden vazgeçip toplumdaki konumumu kabullenerek razı gelmem gerektiğini söyledi". Lemide kaçırdığı gözlerini çekingence kaldırıp Kürşad'ın yüzüne kaçamak bakışlar attı ve devam etti: "Böyle giderse o ölüm listelerine kendi ismimi ekletecekmişim, sanki bundan çekinirmişim gibi. Erkeklerle eşit olmayı arzu etmek; okuyabilmeyi, üniversiteye gidebilmeyi arzu etmek; avukat, tabip, mimar olmayı istemek; bunlar bir kadın için erişemeyeceği hayallermiş. Kadın ya da erkek değil, sadece insan olarak görülebilmek bu kadar mı imkânsız? Tüm bunları artık kabul edip kaderime razı gelmeliymişim!" Kürşad'ın yüzünde oluşan tebessümü görünce dehşetle Lemide'nin gözleri açıldı.
Sayfa 277 - Pika yayinlariKitabı okudu
"Ben bir kadın olarak dünyaya gelmeyi kendim seçmedim. Sırf yüzlerce yıldır süregelen ananeler öyle diyor diye bir kadın olarak haklarımın bana ait görünmemesine sessiz kalmam beklenmemeli." Ürkek gözlerle tepkisini görmek isteyerek Kürşad'a kaçamak bakışlarıyla baktı. "Dünya tarihi mühim siyasi meselelerde kadınların gösterdiği cesaret ve irade gerçekliğiyle dolu.
Diğer yandan, bu mücadele bir günlük bir mücadele değildi. Uzun soluklu olacağı, başladı mı durmayacağı aşikârdı ki fikrince başlamıştı bile. Bu bir yangındı. İlk kıvılcım çaktığında ardı arkası kesilmeyecek bir habisti. Bir tek cephede kanla değil; fikren, zihnen, ruhen her mecrada mücadele verilmesi icap eden bir kıyamdı. İçinde devindikleri bu değişim, bir ihtilalin başlangıcıydı ve Georg Büchner'in ifade ettiği üzere; ihtilaller Satürn gibiydi, kendi evlatlarını yerlerdi.
Sayfa 25Kitabı okudu