#onüçüsaklamak
-CHLOE WALSH
️️️️️
“Gerçekler zordur, özellikle de unutmaya alıştırılmışsan.”
Yine bizi duygudan duyguya sürükleyen, ciğerimizi söken bir kitaptı. Serinin ikinci kitabı Jonny ve Shannon’un son kitabı. Bu hikaye beni darmadağın etti. Benim için çok özel çok etkileyici olarak kalacak her daim.
Kitabın başından neredeyse sonuna
Bu kız yedi kez düşüp sekizinci kez ayağa kalkmanın tanımıydı. Önüne ne çıkarsa çıksın her zaman üstünü başını toplar,ayağa kalkar ve tekrar yapmayı denedi.
Yine duygularla içimizden geçen bir kitap. Resmen okurken bırakamadım, tüm gece durmadan okudum ve o kadar çok ağlayıp güldüm ki bir noktada ne hissedeceğimi şaşırdım.
Johnny Kavangah sen iyi ki varsın iyi ki Shannon’un hayatına girdin. Gerçekten çok güzel bir karakterdi. Özellikle annesi ile olan dialogları, Gibs ile dostluğu, Shannon’u ne olursa olsun bırakmaması.
Kitabın ilk 100 sayfası tamamen keder dolu sanki, üzülmekten ağlamaktan off ne zaman düzelecek bunlar demekten öteye gidemedim. Sonrasında ise tam yaşlarının gereklerini de yaşamaya başlamaları, çoğu yerdeki dialoglar kesinlikle çok güzeldi.
Shannon’un çok daha iyiye giden bir yolda olması, Johnny’nin verdiği güçle daha özgüven kazanmasını izlemek güzeldi.
Bu serideki her karakter bambaşka, çok zor ve aynı zamanda çok güzel bağlara sahipler. Okurken herkesin hikayesini merak edip derinlemesine okumak istedim. Sayfaların çokluğu göz korkutmasın çünkü okurken keşke daha uzun olsun dedim hep.
Gibsie ve Joey’in hikayelerini onların gözünden okumayı çok istiyorum ama kalbim dayanacak mı bilmiyorum. Özellikle Joey o kadar zordu ki yaşadıkları :(
“Onunla arabaya bindiğimde günümün en güzel kısmı başlardı. Öğle yemeği molaları, ders aralarında kaçamak öpücükler, araba camlarının buğulanması… Benim için her şey demekti ama aynı zamanda hiç de yeterli değildi.”