• Celal Hoca’nın kaleminden :Türkiye bir bilim ülkesi değildir. Ürettiği bilim de birkaç kişisel istisna dışında dünya ölçeğinde tamamen ihmal edilebilir düzeydedir. Türkiye’nin bu bilim fakirliği, sanayisine ve ticaretine de yansımıştır. Özgün hemen hiçbir sanayi ürünü olmayan Türkiye; ticarette de, tarımda da gariban olup; örneğin yazılım oluşturmak gibi akıl ve bilgiden başka hiçbir sermaye istemeyen, son derece kolay ve getirisi büyük bir işi dahi yapamamaktadır.
Bu korkunç cehalet denizini yaratanların arasında yaşamaya nasıl devam edebileceğiz?
• Daha bir yıl önceye kadar 12 bin doktor istifa edip yurtdışına göç etti , bu bir ülke için eksidir çünkü beyin göçü yaşanmakta ve oradaki ülkeye bir artı değer sağlar. Çünkü ;
Değerli olabilmenin ilk adımı, kendi değerlerini tanıyıp ülkede değerlendirebilmektir, onları ülkeden koymak değil.
• Bilimin önemini bir biliminsani gözünden anlatmak amaciyla yazilmis güzel bir yapit, tavsiye ediyorum.
• Bilim üretimi araştırmayla olur. Araştırma kaynak ister. Kaynak sırf para değildir. Her şeyden önce akıl ve onun ürünü olan meraktır. Merak ise pek küçük yaşlardan başlayarak körüklenir.
Tabii okuyana, okuyup da anlayana.
• Herkese keyifli okumalar diliyorum ..!
kişinin amacı haklı olmak değil, gerçeği öğrenebilmektir. Gerçekten uzaklaştığını ona göstermek, onu mahcup etmek, küçük düşürmek değil, ona yardımcı olmak demek olacağından, onu memnun eder.
Para, daha çok para, güç, ne yapacağı bilinemeyen güç. Bunlar yalnızca ve yalnızca hayvani dürtülerdir ve Türkiye bu hayvani dürtülerin etkisinde gençliğini perişan ediyor.
Gerçek, doğruya tekabül edendir. Doğruya tekabül etmeyen şeyler gerçek değildir. Doğruya tekabül etmediği bilinen şeyleri gerçek diye söylemek -masal anlatmak dışında- aymazlık değil- se ya aptallık ya da hainliktir
El Cevap: Yalan söylemeyi öğrendiği zaman. Niçin? Çünkü yalan, gerçekte olmayan bir şeyin insan kafasında yaratılması demektir. Bu yaratıcılık, plânlama ve hâfıza gerektirir. İnsan doğru olmayan bir şeyi söyleyerek karşısındakini buna inandırdığı zaman kendisini güçlü hissetmiştir.