Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Profil
Dünyada her şeyden memnun görünen, her şeye alışan insanlar vardır...
Sayfa 3 - İş BankasıKitabı okuyor
Kıskançlık!
Böyle nice insanı, şehri, yolları öğrenmek arzusuyla yanıp tutuşmamıza sebep olur şu kıskançlık! Bu öyle bir bilgi açlığıdır ki sayesinde birbirinden bağımsız pek çok konuda olası tüm kavramları tek tek sindirir de bir tek istediğimiz bilgiye ulaşamadan kalırız.
Reklam
Aldatılmak ve kuşku!
Aldatılmış olduğu düşüncesi insana yakıcı bir sözle zerk edildiğinde çok düşük dozda dahi öldürücü olabilecekken aynı düşünceyi, kuşku formunda olunca her gün çok yüksek miktarlarda sindirebiliyoruz...
Bütün haramlar sarhoş ediyor, sarhoş olmamaya gayret edelim. Sarhoş adam ne ayet anlar, ne hadis anlar, ne de meşâyıh sözü anlar.
Kara gün kararıp kalmaz. İnsan kalmayı tercih etmekten vazgeçmeyin.
Doğru bildiğiniz yolda tek bile kalsanız, yürümeye devam edin. Belki o an için insanlar sizin yanınızda olmayabilir. Hakikati savunduğunuz için her şeyinizi kaybetme noktasına dahi gelseniz bir değeri savunmak —şahsi varlığınızdan ve menfaatlerinizden yeğdir. Önünüzde her zaman iki yol vardır: Ya belli insani değerleri bir kenara bırakıp, birtakım şeylere sahip olarak kokuşmuş bir yaşam tercih edersiniz. Veyahutta bir başına dahi kalsanız insani değerleri savunursunuz. Peki, kazanım mı? İnsan kalabilmek bana sorarsanız başta gelen meziyetlerdendir. Çünkü; yeri gelir başka yollara girerek tevessül ettiğiniz şeyler ancak sizi bir dönem kurtarır. Sel gittiğinde kalan kumdur. Muhakkak ki; insan kalabilmiş iseniz gelecekteki aydınlık günler uzak dahi görünse hiç değilse —vicdanınız rahat yaşarsınız.
iyi geceler , neşeli saatler
Acımasızca geçip giden zamandan geriye kalan sadece yalnızlıklarımızdır.
Reklam
hayal kırıklığıyla bitmeyen tek bir mutluluğa rastlamadım
"Kendine sunulan sevgiden nefret ediyordu, çünkü hiç karşılık beklenmeyen bir sevgiydi bu, saçma, gerçek dışı, doğa yaslarına aykırıydı."
Dünyadaki herkes gibi, mutlu olmak için başkalarına ihtiyaç duyan bir kişiydi, ama başkalarıyla baş etmek de zordu. Beklenmedik tepkiler gösteriyorlar, çevrelerine koruyucu duvarlar örüyorlar, aynı kendisi davranarak hiçbir şeye aldırmaz numaralarına yatıyorlardı. Yaşama daha açık biriyle karşılaştıklarında ya onu daha ilk adımda dışlıyorlar ya da ona acı çektiriyorlar, onu aşağılıyor, "tuhaf" muamelesi yapıyorlardı.
"Bilhassa tahammül edemediğim bir şey, kadının erkek karşısında her zaman oasif kalmaya mecbur oluşu... Neden? Niçin daima biz kaçacağız ve siz kovalayacaksınız?.. Niçin daima biz teslim olacağız ve siz teslim alacaksınız? Niçin sizin yalvarışlarınızda bile bir tahakküm, bizim reddedilişimizde bile bir âcz bulunacak? "
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.