(spoiler içermektedir.)
Dönemin gençlerinin etkisinde kalıp intihar etmelerine neden olan Genç Werther'in Acıları, Werther'in ızdırap içinde yaşadığı Lotte aşkı yüzünden ölüme giden hikayesini anlatır. Başta her şey çok güzeldir, çok mutludur Werther fakat Albert, yani Lotte'nin nişanlısı gelene kadar. Bu süreçten sonra artık bir çöküş başlamıştır. Werther'in Lotte'ye olan aşkı artık ona zarar vermeye başlar. Her şeye karamsar bakmaya başlar, hayatta en sevdiği şey elinden alınmış gibidir onun için.
“İçimden, göğsümü parçalamak ve beynimi dağıtmak geliyor; insanların, birbirleri için ne kadar az bir anlamı var.”
Lotte Werther'in hislerinin farkındadır. Ona çoğunlukla üzülür fakat bu bilinmezlik Werther'i daha da yaralar. Artık aklından sadece ölme fikri geçmeye başlar. Lotte'nin Albert ile evliliği, karşılıksız aşkı trajik bir intiharla sonuçlanır. İntihar silahını ise ona Albert verecektir.
"Nasıl oluyor da insanı mesut eden bir şey aynı zamanda felaketinin de kaynağı oluyor?"
Kitabı okuduğunuzda Werther'i durdurmak istiyorsunuz. Onun içinde yaşadığı duygusal savaşı ve sorgulamalarını okudukça kendinizden bir şeyler buluyorsunuz. Ümitsizlik, vazgeçiş... Sizi en mutlu eden şeyin sizi zehirleyişine engel olamıyorsunuz.
Beni en çok etkileyen kısmı tanrının da onu terk etmiş olduğunu düşünmesiydi. Akıcı ve saatler içinde bitirilebilecek bir kitap olsa da altı çizilecek çok fazla satıra sahip. Ben sevdim.