"Ben bir kere bindim," dedi hocamız. "Tren giderken yolda bir çeşme gördüm. Trenden atladım, indim. Abdest aldım, elimi yüzümü yıkadım, sonra trenin peşinden koşup yetiştim, tekrar bindim. O kadar yavaş işte bizim trenlerimiz," dedi. Hepimiz buna güldük. Ama hocamız "Gülmeyin, bu trenler askerlerimize silah taşıyor, daha hızlı olmaları lazım. Düşmanın treni bile hızlı, hem silahları, mermileri çok hem askerleri tok hem de trenleri hızlı," dedi.
Sonra hepimiz sustuk.
Sayfa 41 - Kronik Kitap / 4. Baski