“+ İnsan neden illa, en yakınında duran hayatı seçip, onu yaşamak zorunda ki? Halbuki hayatta öyle güzel şeyler var ki. Kalabalık, ışıklı caddeler, güzel yemekler, uzaklara giden gemiler, aşklar, sarhoşluklar, yağmurda ıslanmalar…
- Hepsini gördüm.
bir numara yok.
hiçbirinde...”
Kötülüğü belki de doğuştan gelmiyordu. Büyüdükçe etrafını sadece kinden oluşan bir duvarın çevrelediğini fark etmişti. Bu durumu kabullenip genel kötülük eğilimini benimsemiş, kendisini yaralayan kötülük silahını eline almıştı.