Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Mahir Ünsal Eriş

Sarıyaz yazarı
Yazar
Çevirmen
8.2/10
3.414 Kişi
15,1bin
Okunma
779
Beğeni
31,2bin
Görüntülenme

Hakkında

1980 yılında Çanakkale'de doğdu. Trakya Üniversitesi Grafik Bölümü ve Ankara Üniversitesi Arkeoloji Bölümü'nde lisans eğitimini tamamladı. Halen aynı üniversitede doktora öğrencisidir. Genç yaşlardan beri çevirmenlik yapan Eriş, çeşitli dillerden çok sayıda kitap, makale ve öyküyü dilimize kazandırmıştır. Öykülerini topladığı Bangır Bangır Ferdi Çalıyor Evde adlı kitabı ise 2012 yılında İletişim Yayınları'ndan çıktı. Öykülerinde naifliği ve yalın diliyle dikkat çeken Eriş halen öykü yazma uğraşını çeşitli edebiyat dergilerinde sürdürmektedir. Bunun yanı sıra SoL gazetesindeki "Alan Savunması" adlı köşesinde haftalık futbol yazıları yazmaya devam etmektedir. Gençlerbirliği taraftarıdır. Eserleri Öykü - Bangır Bangır Ferdi Çalıyor Evde..., İstanbul, 2012, İletişim Yayınları - Olduğu Kadar Güzeldik, İstanbul, 2013, İletişim Yayınları - "Benim Adım Feridun", İstanbul, 2015, İletişim Yayınları - Sarıyaz, İstanbul, 2019, Can Yayınları - Kara Yarısı, İstanbul, 2019, Can Yayınları Novella (Uzun Öykü) - Öbürküler, İstanbul, 2017, Karakarga - Diğerleri, İstanbul, 2017, Karakarga Roman - Dünya Bu Kadar, İstanbul, 2015, İletişim Yayınları
Unvan:
Türk Yazar, Çevirmen
Doğum:
Çanakkale, Türkiye, 20 Ekim 1980

Okurlar

779 okur beğendi.
15,1bin okur okudu.
222 okur okuyor.
3.538 okur okuyacak.
100 okur yarım bıraktı.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
… İnsan tabuta girdi mi pencere aramaz derler.
Sayfa 130 - Can yayınlarıKitabı okudu
Reklam
“Ama seviyordum onu. Yani galiba seviyordum, sanırım sevmek böyle bir şeydi. Hiç yanımdan gitmesin istemekti..”
Ama bir gün, belki de çok uzakta olmayan bir gün, ölüp gideceğim. Suyun dibine inen bir taşın yüzeyde bıraktığı dalgalar gibi yavaş yavaş silinip gidecek izlerim bu dünyadan. Geriye hiçbir şey bırakmadan, ne olup bittiğini dahi anlamadan çekip gideceğim. Hiç yaşamamışım gibi, hiç var olmamış, bu kocaman göğün altında bir nefes dahi almamışım gibi, kaybolacak varlığım.
Sonuçta beraber gülmüştük. Beraber gülünce insanlar arkadaş sayılırlar artık.
Sayfa 78 - Can YayınlarıKitabı okudu
“ Gitmesinde sorun yok, asıl sorun bir daha gelmeyecek olmasında. “
Öykü Konusunda Tavsiyeler
Son zamanlarda öykü konusunda tavsiye vermemi isteyen epey mesajla karşılaşıyorum. Zamanında bende - #17244229 - sormuştum. O günden bugüne epey zaman geçti. Tavsiye edilen birçok kitabı okumaya çalıştım. Ayrıca bunun dışında da rast geldiğim öykücüleri okumaya gayret gösterdim. Bu yazım kesinlikle ukalalık olarak
Reklam
Geride kalan yıl bakalım neler yapmışız :))
Saatler sonra geride bırakacağımız 2018 yılı okumalarına ilişkin verilerim, analizlerim ve beğendiğim kitapların listesini içerir paylaşımdır. Tür ve sayı dağılımı Tür Sayı Öykü 66 Roman 58 Deneme / İnceleme 15

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
136 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
19 saatte okudu
Sarı bir kum fırtınası, sarı bir duman, heryeri eski fotoğraflardaki gibi bir kasvete, hüzne ve yoksunluğa boyar. Sarı duman herkesi alır, radyodan cızırtıyla şarkı dinlenilen, kapı önlerinde birlikte oturulan zamanlara götürür. Sihirli bir duman değildir bu kuşkusuz, olabildiğince olasıdır. Tıpkı hemen arkasından gelen deprem gibi. Mahir Eriş
Sarıyaz
SarıyazMahir Ünsal Eriş · Can Yayınları · 20194,190 okunma
152 syf.
7/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Önemli misafirler gelince çıkan tabak çatal takımları...Duman arabasının arkasından koşturup kendini adeta beyaz büyünün içinde cennette hayal eden çocuk çeteleri...Akşam ezanı okunurken topu bırakıp eve koşan o çocuk...Elinde çikolata poşetiyle gelen misafire gizliden duyulan hayranlık...Yumurtanın sarısını patlatıp ekmek banan minik gurme...Misafir gelmeden önce annesinin sıkı sıkı tembih ettiği kurallara uymadığı için terlikle dayak yiyen o çocuk...Kıyafetleri vaktinde kurumadığı için tozu dumana katan koca...İlk aşk acısını yaşayınca teybe Ferdi kaseti takan o genç...Sokakta oyun oynarken annesinin yaptığı ekmek arasını yiyen oyuncu çocuk...Askerdeki sevgilisine aşk mektupları yazıp dönüşünü sabırsızlıkla bekleyen, küçücük dünyasını büyük umutlarla dolduran , evlenmek için yanıp tutuşan genç kız...Odasının dört köşesini hayran olduğu sanatçının posterleriyle dolduran gençlik... Hepsine selam olsun... O kadar yurdum öyküler ki, sizi adeta geçmişinize götürecek.Yeşilçam tadında, hüzün kokan bir kitap :) Eskiden Annem temizlik yaparken bangır bangır Ferdi çalardı evde, kitabın adını görünce aklıma ilk o anı geldi ve beni eski günlere götüreceğini düşündüğüm için hemen satın aldım, beklentimi yüksek tutmadım.Orta karar çok keyifli öykülerin yer aldığı bir kitap, söylemeden geçemeyeceğim yazarın üslubu çok ama çok güzel farklı bir tarzı olduğunu okuduğunuzda siz de anlayacaksınız. Sevgiyle Kalın Sevgili Okurlar...
Bangır Bangır Ferdi Çalıyor Evde
Bangır Bangır Ferdi Çalıyor EvdeMahir Ünsal Eriş · İletişim Yayınevi · 20182,668 okunma
Reklam
136 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
30 saatte okudu
Okuyun beya..
Öykü okuyayım diyorsunuz. Ama güzel yazılmış öyküler olsun. Çalayım yazarın kapısını: “Annesi evde yok, komşuya kadar geçmiş, lazımsa çağıracak çocuklar” açmasın kapıyı. Hemen bulalım istediğimizi. “Her evin kafa kağıdı sayılabilecek bir kokusu vardır hani. O koku orasıdır, bi orası öyle kokar.” Okuduğumuz öykülerden de yazarın kaleminin kendine has, sizi sevimsiz sürprizlere sürüklemeyen kokusu gelsin. Tanıdık bir yere geldiğimizi bilelim. Oturma odasından, mutfaktan çıkıp sizi karşılamaya gelen karakterler kişilik sahibi insanlar olsun. Hepsi kendi coğrafyasının, kendi çağının, kendini yaşının insanı olsun. Oturup iki kelam edince sohbet tadından yenmesin. Tanış olduğunuz, iki lafın belini kırdığınız karakterlerin rol aldığı öyküler öyle olsun ki, güzelliği okuruna göre değişmesin kardeşim. Güzelse güzel olsun. Misal cebinizde beş kuruşla binmişsiniz bir taksiye, “abi Bandırma’ya ne alırsın?” demişsiniz, sizin beş kuruş yetsin Bandırma’ya kadar. Götürsün sizi varmak istediğiniz yere. Gittiğiniz yerde el mecbur azıcık hüzün de olsun, ama azıcıktan daha fazla umut olsun. Misal hep kara bildiğiniz Haydar’lar mavi çıksın. Hem, nolur sanki, kanatlarımız da olsun be. Azıcık havalanalım, hafifleyelim. İnsana yaşadığını hissettiren yaz akşamlarının tadı damağımızda kapatalım kitabın kapağını. Öyküler bitti. Midemize yumruk atmasınlar, yürekte ağırlık yapmasınlar. Fıydırıp gidelim. Sonra da canıma değsin, iyi ki de okudum diyelim. İşte, böyle bir şey Mahir Ünsal Eriş okumak.
Olduğu Kadar Güzeldik
Olduğu Kadar GüzeldikMahir Ünsal Eriş · Can Yayınları · 20212,979 okunma