Alper Canıgüz 13 Şubat 1969 yılında İstanbul’da doğmuştur. Boğaziçi Üniversitesi Psikoloji Bölümü mezunudur. Lise döneminden itibaren öykülerini dergilerde yayınladı. Yayınevlerinde çevirmenlik yaptıktan sonra üniversitede öğretim görevlisi olarak çalıştı. Bir dönem reklam ve metin yazarlığı yaptı.
Ve ben artık mutsuz bir adamım.
Günler, haftalar, aylar akıp giderken, ben yaşamıyor da daha ziyade vakit geçiriyorum. Ortalık karardıktan sonra pencereden yıldızları izliyorum. Umut etmiyorum, kızmıyorum, üzülmüyorum. Sadece hatırlıyorum.
Kainat türlü biçimlerde kandırmaya çalışıyor beni. Bulutlar ilerliyor, bir ayyaş nara atıyor, bir araba acı acı klakson çalıyor, daldan bir yaprak düşüyor... Orada öyle sabit dururken, her şey beni kimsenin umurunda olmadığıma, unutmayışımın bir anlam taşımadığına inandırmak için yarışa giriyor. Sabırla bekliyorum ki, bütün kozlarını oynasınlar. Ne olursa olsun duruyor, duruyor, duruyorum... Gece bir kez daha aşkım karşısında mağlup dağılırken, kuytu bir köşeden fırlayıveren bir kedi gülümsetiyor beni. Nihayet gölgelerin arasında bir sigara yakıyorum. İşte o an biliyorum ki, roller değişmiş ve şimdi yıldızlar beni izlemeye başlamıştır. Gidip yatağıma giriyor, başucumda duran Küçük Prens biblosuna bakıyorum.
Senden bana kalan her şey gibi kırık, ama asla atamayacağımı biliyorum.
"Tanrı gibi düşün," ... " İnanıyorsan var olup olmaması pek önemli değildir. Ayrıca en büyük inkârcının da en inançlının da içinde bir nebze kuşku vardır. Ve elbette ki, aşk da Tanrı da ölümsüzdür.
Padme Amidala ile beraber bir etkinlik yapmaya karar verdik.
Etkinliklere göz attığımızda yeraltı edebiyatının nerdeyse hiç okunmadığını ve türün çok fazla bilinmediğini düşünerek, böyle bir etkinliğin türün tanınması ve anlaşılması adına yararlı olacağını düşündük. Daha önceleri yeraltı yazarları için tek tek etkinlik
Spoiler vardır.
Fantastik polisiye tarzında. Beş yaşındaki Alper Kamu’nun hikayesi. Kitabın arka kapağında da belirtildiği gibi kahramanımız “İnsanlığa dair kavrayışımızı biraz daha ileri götürmeyecekse bir cinayeti çözmenin ne anlamı var ki?” diyerek yeni yeni cinayetleri çözmeye hazırlanıyor. Ancak bununla da kalmıyor bir de geçmişte kalmış ya
“Neticede olgunluk dediğin, hayatı daha fazla acıyla kabullenebilme yetisi değil midir?”
Alper Canıgüz’e bu kitabıyla -merhaba- dedim. Evet, biliyorum çok klişe olacak ama ben kitabı bir çırpıda okudum. Ne yapaydım kitap çok akışkandı. Farkında mısınız günümüz yazarları eski dönem yazarları gibi betimleme yapmıyorlar. Böylelikle kitabın akışı
Belki de hayatımızdaki güzellikler bazı felaketlerin sonucudur..
Alper CANIGÜZ... Kan Ve Gül... Bir Kara Dejavu...
Evet kara kapkara bir dejavu.. Şu an her birimiz farklı yerlerde, değişik zamanlarda, farklı insanlar olarak farklı işler yapıyoruz. Peki şu an olduğumuz konum veya yaptığımız iş bizim tercihlerimizin bir sonucu mu? Yoksa... Yoksa