Kendimi öfkeli bir kalabalık önünde, idam mangasının karşısında görüyordum, onların bir türlü anlayamadıkları mutsuzluğuma ağlayarak ve onları affedecek!
Otostopçuları çok dikkatli seçmen gerektiğini bilirdi. Yanına deneyimli birini almak en iyisiydi, çünkü onlar sık sık suskunlaşırlardı. Oysa yeniler ilginçlik taslayarak yolculuğun karşılığını ödemeye çalışırdı. Bunlardan birkaç tanesi başını öyle şişirmişti ki, Doc bir numara çekip indirmek zorunda kalmıştı. Bir de, yanına kimi alacağına karar verdikten sonra, fazla uzağa gitmediğini söyleyip tedbir almalıydın. Böylece, seninki tahammül edemediğin biri çıkarsa, bir yerde indiriverirdin. Öte yandan, şansın yaver gidebilir ve tanımaya fazlasıyla değer birine rastlayabilirdin.
"Yaş otuz beş! Yolun yarısı eder.
Dante gibi ortasındayız ömrün."
Otuz Beş Yaş şiirini bilmeyen yoktur:
"Yaş otuz beş! Yolun yarısı eder.
Dante gibi ortasındayız ömrün."
Kitaba ismini veren şiir, Cahit Sıtkı Tarancı'nın en bilinen ve kült şiirlerinden... 35 yaşa yolun yarısı diyen Cahit Sıtkı Tarancı ise 46 yaşında vefat etmiştir. Esere gelecek olursak Tarancı'nın tüm şiirlerini kapsayan minik tek ciltlik bir külliyat diyebilirim. Şiir dili sade, açık, anlaşılır. Kolaylıkla okunabilecek bir eser. Cahit Sıtkı, önsöz kısmında "Şiir nedir?" sorusunun cevabını şu şekilde veriyor: "Edebiyat yapmayı, büyük söz etmeyi sevenler için şiir ne değildir ki! Şiir bir çığlıktır, bir ilan-ı aşktır, sallanan bir yumruktur, bir umuttur, kurtuluştur vb... " Şiirlerinde de o çığlığı, umudu, kurtuluşu ve ilan-ı aşkı net bir şekilde gösteriyor. Bu eserin neden okunması gerektiğinin yanıtı da bu cevabın içinde saklı.
Otuz Beş YaşCahit Sıtkı Tarancı · Can Yayınları · 202011,6bin okunma
Zamanla nasıl değişiyor insan!
Hangi resmime baksam ben değilim.
Nerde o günler, o şevk, o heyecan?
Bu güler yüzlü adam ben değilim;
Yalandır kaygısız olduğum yalan.
Okuması kısa sürse de yer yer derinlikli ve felsefi düşüncelere ev sahipliği yapan şiirler barındırıyor. Bülent Parlak zekâsını ve muzipliğini satırlarda hissettiriyor. Aslında şiir denecek kadar duygusal değil, deneme denecek kadar da düşünsel değil. İkisinden de biraz biraz var bana kalırsa. Her şiir beni etkilemedi. Hatta şiirleri bütün olarak değil içindeki vurucu dizeler barındıran bölümlerini sevdim. Beklentimi karşıladı diyebilirim.