Bir insanın canına kastı olan mısralar tanıdım.
Her dinlendiğinde Eylül gibi veda eden şarkılarda.
Hiçbirinin verdiği elem gözlerin kadar tesir etmedi.
Sanki tanrı ilk gözlerini yarattı sonra denizleri.
Ya bırak sende kalsın gözlerin ya da öyle bakma.
Gözlerinin duvar yazısı olduğu sokaklarda yüreğimi okula yazdırıyor, adını sayfa sayfa dokuyabilim diye zikrime tanrıdan gizli oku emrini veriyorum. Sarılıyorum kokuna Musa'nın on emre sarıldığı gibi.
Haktan bir emirmiş gibi aç karna içilmiş bir şarap tadında olan gözlerin ermişlerden olan güzelliğinle olur da ürperir üşürsen yolları kalbime sapa uzaklara gitme.
Kal...
Ben tövbe ederim yerine.
Tanrı tanır beni günahlarımdan.