Rüzgâr Ulu, hırsıyla tanınan bir asistan. Babasından küçük yaşlarda gördüğü şiddetinden kaçarak İstanbul'a yerleşir. Annesini geride bıraktığına üzülür ancak onu kurtaracağına da inancı tamdır. Zor günler geçirmesine rağmen azmi ve inancı tamdır. Yeni taşınan üst komşusu Tuna Kartal, tanıştıklarında o iki çift kahve gözün onun hayatını değiştireceğini nerden bilebilirdi. Tuna Kartal Rüzgâr Ulu'nun katı duvarlarını yıkmayı başarabilmişti. Hayatını düzene koymuşken saplantılı bir tacizci ortaya çıkar. Bu tacizcinin ilk notu "Ben geldim." olur. İlk başlarda kafaya takmamıştı Rüzgâr ama iş ciddiye bindi bir süre sonra. Notlar arttı, o tacizcinin nefesini ensesinde hissetmeye bile başladı. Artık yapması gereken şeyin farkına vardı ve polise gitti. Ama tacizci kendi sır gibi saklıyordu. Uzun bir süreçten sonra o kişi kimsenin ummadığı biri çıktı. Kitap gayet sürükleyiciydi, yazarın anlatım dilini çok beğendim. Karakterlerin hayatları beni çok etkiledi. Rüzgâr Ulu'nun gücü bana bir kez daha kadınların güçsüz olmadığını anlattı. Tuna Kartal ise her koşulda sevdiği kadının yanındaydı.

Rüzgara DokunmakK. Kübra Berk · Ephesus Yayınları · 20202,584 okunma

Reklam

Elif

@hermovniny·

21 Eylül 2020 00:43

448 syf.

· Kitabı okudu

8/10 puan verdi

Beğendi

4 günde okudu

Herkese merhaba Bilmeyenler için söyleyeyim ki Rüzgâra Dokunmak, Mavi Gece'nin yan karakteri ile; ve büyük bir kısmı Mavi Gece'nin sonundan sonra yaşanan olaylar ile yazılan serinin devam kitabı. Mavi Gece'yi okumayan biri Rüzgâra Dokunmak'taki olayları anlar, ama ilk olarak Mavi Gece'yi okursa daha iyi olur diye düşünüyorum. Rüzgâr Ulu başarılı,

devamını oku

Rüzgara DokunmakK. Kübra Berk · Ephesus Yayınları · 20202,584 okunma

Hope

@karouhope·

14 Kasım 2023 12:48

448 syf.

· Kitabı okudu

Puan vermedi

Rüzgâr, babasından gördüğü şiddetinden daha fazla dayanamaz ve İstanbul'a yerleşir. Annesini ve kardeşini geride bıraktığını düşünürek pişman olsada onları yanına almak için inancını sağlam tutmaya çalışıyordur. Oturduğu apartmana yeni üst komşusu taşınır, yaptığı sesten şikayetçi olur ve aralarında küçük bir laf atışması olur. Ama o adamın yani Tuna'nın hayatını değiştireceğini bilemezdi. Ve Rüzgar her şey düzende sanıp, hayatına devam ederken bir sapık 'Ben geldim' diye bir kart bırakmıştır kapısına bunu ilk başta umursamasa da günden güne daha da artar bu notlar ve her geçen gün tedirginliği artar. Bakalım neler olacak.

Rüzgara DokunmakK. Kübra Berk · Ephesus Yayınları · 20202,584 okunma

Benzer Kitaplar

Tümünü Gör

448 syf.

· Kitabı okudu

6/10 puan verdi

3 günde okudu

Kitap ana karakter olan Rüzgar Ulu'nun evine gizli mektuplar gelmesiyle başlıyor. Zamanla artık taciz derecesine gelen bu mektuplar haliyle Rüzgar'ı rahatsız etmeye başlayınca Rüzgar, hayatındaki herkesten şüphe ediyor. Not: Mavi Gece'nin Tuna'sı bu hikayede başrol (ben mavi geceyi okumadım hikaye akışında anlamadığım hiçbir şey olmadı yani ondan önce de sonra da okuyabilirsiniz ama mavi gecenin basrollerinin evlenip cocugunun oldugu spoilerınını yiyebilirsiniz) kitapta vurgulananan önemli noktalardan biri de kadına olan şiddet, tacizin bir kadına nasıl duyguları uyandırdığıydı özellikle ülkemizde bu tarz olaylar yaşanırken karakterin böyle problemle nasıl başa çıktığı güzel anlatılmış Birinci kitabı sevmeme rağmen

Rüzgarı Yaşamak çok sevmediğimi söylemeliyim kötüydü bence, sıkıldım ve gereksiz uzatıldığını düşündüm. "Sevgi öldürmez, yalnızca hayat verir."

Rüzgara DokunmakK. Kübra Berk · Ephesus Yayınları · 20202,584 okunma

Reklam

Zişan Demircan

@Zsndmrcn·

08 Eylül 2021 02:22

448 syf.

· Kitabı okudu

8/10 puan verdi

7 günde okudu

Ah Tuna sen ne kadar güzel sevdin öyle...hesapsız kitapsız minik bir bebeği sever gibi Rüzgâr çok güçlü bir karakter evet ama bu gücü kullanmasını ve farketmesini sağlayan kişi Tuna. Hem de öyle güzel bir yol gösteriş ki bu beni kendine hayran bıraktı. En zor anlarda rüzgar ağlarken karşısına geçip ağlama demek yerine sen ne kadar güzelsin dedi. Onu susturmaya çalışmak yerine hüzün gözyaşlarını mutluluk gözyaşları na çevirdi. Rüzgârın halletmesi gereken konularda erkeklik yapıp ben hallederim demek yerine ben sana güveniyorum sen basaracaksin dedi. Onun hayatına yön vermek yerine ona yollar sundu ve rüzgar bu yollardan dilediğini seçerek yoluna devam etti. Aslında baş karakter rüzgar, onun uğradığı bir tacizi ve çabasını konu alıyor. Ama ben Tuna karakterinden daha çok etkilendim. Bence rüzgârı fırtına yapan kişi daha önemli çünkü ...

Rüzgara DokunmakK. Kübra Berk · Ephesus Yayınları · 20202,584 okunma

Merve İnce

@cathyearnshaw·

05 Şubat 01:27

448 syf.

· Kitabı okudu

9/10 puan verdi

Beğendi

Kitap gayet akıcıydı. Hiç sıkılmadan okuttu kendini. Kitapta Türkçe isimler kullanılması hoşuma gitti, şimdiki Türk yazarların büyük bir kısmı yabancı yerlerde yabancı isimlerle yazıyorlar. Bu beni irite ediyor ama bu kitap öyle değildi. Bizim içimizden insanlar vardı. Yalnız Rüzgar karakterinin ilk 200 sayfa boyu sürekli “bana kimse dokunamaz, ben çok güçlüyüm, beni hiçbir şey yıkamaz” lafları çok baydı. Güçlü bir karakter olmasını çok beğendim ama güçlü oluşunu kendi sözlerinden görmekten ziyade yaşantısından görmek daha tercih edilesi, ki yazar bunu da eklemişti. Ayrıca Rüzgâr çevresine karşı çok kaba ve bununla bazı yerlerde gurur duyuyor. Bu tavırları biraz beni baydığı için 1 puan kırdım, onun haricinde her şey çok güzeldi.

Rüzgara DokunmakK. Kübra Berk · Ephesus Yayınları · 20202,584 okunma

Zeynep⚝

@Prensesinelmasi·

27 Temmuz 2023 00:14

448 syf.

· Kitabı okudu

Puan vermedi

"Dünyanın en güzel rengi," diye mırıldandım Tuna'nın güneşte daha açık bir renge bürünen harelerini hayal ederken. Ah, yokluğunda bile kalbimi tekletmeyi başarabilen tek kişiydi. "Kahverengi, dünyadaki en sıradan renktir." Burak'a gözlerimi devirdim. "Saçmalama." "İlk kez bu rengi böylesine seven birini görüyorum." Kıkırdayıp kahvemden bir yudum aldım. "O renkte benim gördüklerimi görmüyorsunuz çünkü," diye fısıldadım dumanı tüten kahvemin sıcaklığını yüzümde hissederken. Onu çok özlüyordum. Keşke tam şu anda Tuna'yı baş ucumda hissedebilseydim. "O çirkin renkte bizim göremediğimiz ne olabilir ki?" Burak sigarasından bir duman daha çekerken ona yanıt vermek yerine başımı kaldırıp bulutları seyretmeye başladım. Baktığım her yerde anlamsız şekilde kahve gözleri görüyor ve zaman zaman akıl sağlığımdan endişe ediyordum. "Hiç âşık oldun mu?" diye sordum bir anda Burak'a. Şaşkınca dönüp bana baktı. "Ben mi?" "Evet," diye fısıldadım gökyüzüne bakmaya devam ederken. "Eminim olmuşsundur." Burak'a bakmıyordum ancak başını salladığını göz ucuyla görebildim. "Oldum," dedi. "Sence aşk, herkese aynı şeyleri mi hissettiriyor?" Burak bir süre sessiz kaldı. Tuna'ya sarıldığım, kokusunu içime çektiğim zamanları, saçlarımı okşayan parmaklarını, du- daklarını dudaklarıma değdirdiğinde dünyamın dönmeyi bıraktığı anları düşündüm.

Rüzgara DokunmakK. Kübra Berk · Ephesus Yayınları · 20202,584 okunma