Charles Baudilaire düzyazı şiiri öncüsü sayılabilir. Bu kitabında da düzyazı şiirlerini derlemiş, toplamda 50 düzyazı şiir var,
yorumlaması size bırakılmış olarak her biri buram buram sembolizm kokuyor.
Kısa öyküler ve kendine has kişisel gözlemlerden oluşuyor, Baudelaire’nin gözünden 19. yy Paris'inde hayata bakışını, uçarılığını metinlerine yansıtmış olarak.
"Paris Sıkıntısı" kitabın ilk yayınlandığı andan itibaren insanları edebiyat dünyasının etkisi ile tanıştırmak ve etkisi almak niyetindeymiş, bu nedenle Baudelaire’nin yazdıkları önemli tartışmalara sebep olmuştur ancak en büyük amacı anlaşılmak olan yazarın hayattayken anlaşılmaması bu yüzden onu üzmüştür, kitap yayınlandıktan çok sonra hakkettiği değeri görmüştür. Baudelaire kent içinde kendisini sürekli olarak yalnız hisseder ve sıkıntının özünü bu duygusundan elde eder. Gündelik hayatımızda saklı olan detaylar; yazarın anlatım için başvurduğu nokta bu kısımdır, kitapta kendimizden parçalara denk gelmemizde bundan kaynaklanır. Yaşamımızda var olan en basit detayı Baudelaire ile yeniden yaşıyor, daha doğrusu düşlüyoruz.
Yazarında dediği gibi; “Bu dünyanın dışında olsun da neresi olursa olsun!”
