Mustafa Kutlu'nun birçok hikayelerinin bir arada olduğu ilk kitabını okudum.
Genel olarak hayat neyse işte bize de o kadar yakın hikayelerdi . Kutlu,hiçbir zaman bizden kopmuyor. Gelenek neyse o .
Sokakta, yanımızda, karşımızda bulunan insanların hayatlarıyla başbaşayız. Basit diyemeyeceğim kadar değerli, çok edebi diyemeyeceğim kadar hayattan. Bu sade dilin nasıl bu kadar fikrimizi genişletmeyi başardığını bilemiyorum. Okudukça içimin ısındığı hissettim. Özet olarak şu cümleyi kurabilirim
Yazar;"kaçırdığımız yerlere nokta koymuş gibi."
İçindeki hikayelerin hepsi okunmaya değer ama bazılarını daha ön planda denilebilir.
En beğendiklerim arasında ;Karga ,çiğdem güzeli, karpuz hikayeleri.
Kitaptan altını çizdiğim yerleri şuraya bırakıyorum;
-Yahu baba,eller her geçen gün büyüyor, biz küçülüyor.
Babası acıyla gülümsedi.
- Oldu oldu. Küçük güzeldir.
- Hıh ! Küçük güzelmiş, ne yani,laf mı bu şimdi.
-Sen bırak dükkanı, bir şey soracağım.
-Buyur
-Laleler açmış gördün mü?
- Ne Lalesi ya !
...
Hiç yoktan işte oluyor böyle şeyler.
Kimsesi olmayanın, garibanın üzerine yıkılıyor suç. Suçsuz yere yatan çok.
...
Güzellik böyledir; çocuk da olsa ,yaşlı da olsa, dilinden anlayanı yüreğinden vurur.
...