Göğü Delen Adam

Erich Scheurmann

Göğü Delen Adam Gönderileri

Göğü Delen Adam kitaplarını, Göğü Delen Adam sözleri ve alıntılarını, Göğü Delen Adam yazarlarını, Göğü Delen Adam yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Doğru düşünseydi, elimizle sıkı sıkıya tutamadığımız hiçbir şeyin bizim olmadığını bilmesi gerekirdi. Aslında hiçbir şeyi sıkı sıkıya tutamadığımızı da.
Sevgili kardeşlerim, Tanrıya tapmamızın yanı sıra saygı gösterip, sevgiyle yüreğimizde taşıdıklarımıza put denirse eğer, Papalagi'nin(beyaz adamın) bizden daha çok putu vardır. Onun yüreğindeki en değerli şey Tanrı değildir. Bu yüzden Tanrı'nın değil, aitunun(şeytanın) istekleridir yaptıkları. Düşüncelerime dayanarak söylüyorum, Papalagi'nin bize getirdiği İncil, onun için takas edilecek bir maldan başka bir şey değildir. Meyvelerimizi, ülkemizin en büyük, en güzel parçasını elimizden almak için kullandığı bir mal.
Sayfa 54 - Ayrıntı Yayınları (ekitap)Kitabı okudu
Reklam
MAYIS
Nevin

Nevin

@Nevin_AltnTurk
·
26 Aralık 2023 20:37
2024 OKUMA HEDEFİ
65/90 kitap - %72 tamamlandı
65 kitap okudu
90 kitap
13,7bin sayfa
0 inceleme
653 alıntı
8 günde 1 kitap okumalı.
Sanıyorum ki, çok sıkı tuttukları için zaman, ıslak elden kayan yılan gibi akıp gidiyor ellerinden. Zamanın kendisine gelmesini beklemez. Kollarını açıp, yakalamak için peşinden koşar. Zamanın huzur içinde güneşin altına serilmesini kıskanır, ister ki hep yakınında olsun, şarkı söylesin, iki laf etsin. Oysa zaman sessiz ve uysaldır, huzur ister, güneşin altında döşeğine uzanıp yatmak ister.
Bu bölümü Barış Özcan'dan dinlemiştim.Yorumda.
Düşüncelerin bir zamanlar iyi ya da kötü olmuş olması fark etmez; ince beyaz hasırlara savruluvermesin, birer bela olup çıkarlar: "Basıldı" der buna Papalagi. Bu söz şu demeye gelir: Bir düşünce hastasının kafasından geçirdikleri, bütün büyük şeflerin binlerce eline ve istencine sahip esrarlı ve olağanüstü bir makine tarafından yazılır. Ama bir kere iki kere falan değil. Defalarca, sayısız kez, hep aynı düşünce. Bu düşünce hasırları bir araya getirilip tomar yapıldı mı, Papalagi buna "kitap" adını verir ve ülkenin dört bir yanına yollar. Bu düşünceler bir kez adamın içine girdi mi bulaşır, kalır. Bu düşünce hasırlarını tatlı muzlar gibi yutarlar, her kulübede kutular dolusu yığılıdır. Şekerkamışına dadanan sıçanlar gibi genci yaşlısı başına üşüşür. İşte bu yüzden, çokları, her aklı başında Samoalının sahip olduğu doğal düşünmeden yoksundur. Aynı şekilde çocukların kafalarına da doldurabildikleri kadar düşünce doldururlar. Çocuklar her gün düşünce hasırlarını didiklemek zorundadırlar. Bir tek en sağlıklı olanları bu düşünceleri kendilerinden uzak tutarlar, bir ağın deliklerinden süzülürcesine ruhlarından salıverirler. Ama çokları kafalarına, en ufak bir boşluk kalmamacasına, ışığın zerresi bile içeri sızmamacasına düşünce yüklerler. Bunun adına "ruhu eğitmek", sonuçta ortaya çıkan çılgınlığa da "eğitim" derler.
Reklam
. Bu şaşmaz bir deneyimdir, çünkü düşünmek tez yaşlandırır insanı, tez çirkinleştirir. .
. Çünkü sürekli aynı şeyi yapmak kadar hiçbir şey zor gelmez insana. .
Tanrı'nın her şeyi kendi adaletli elinde tuttuğu yerde ne kavga olur ne de yokluk. Hilekâr Papalagi, hiçbir şeyin Tanrıya ait olmadığı mavalını bize yutturmaya çalışır. "Elinde tuttuğun her şey senindir!" Bu tür saçma sözlere kulaklarınızı tıkayın ve vicdanınıza sıkı sıkıya sarılın. Her şey Tanrı'nındır. .
. Sahip olanlar vermek zorundadırlar, ama hiçbir şey vermek istemezler. Sahip olmayanlar ise sahip olmak isterler ama hiçbir şey alamazlar. .
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.