"Acı, acıydı. Yaşanmışlık, yaşanmışlıktı.
Otuz yaşına gelmiş, henüz hiçbir şey görmemiş, birçok şeyi tatmamış, kafası rahat insanlar da vardı; on dokuz yaşında birçok şey görmüş, olgun bir insandan farksız olan, kafası dolu insanlar da. Ama bunu insanlara anlatmak o kadar kolay değildi. İnsanlar seni etiketlendirmeyi severlerdi."