#dokuzgünleri her hafta bir #yeni kitapla devam ediyor. Bu hafta arkadaşlarımın ısrarına dayanamayıp #akılbaz 'ı okudum. Pişman mıyım? Kesinlikle değilim!
Efenim konuyu 3-4 cümleyle anlatıp geçiştirebilirim, ya da sizler arka kapak okuyabilirsiniz. Beğendiğim hikayelerde benim için önemli olan incelemedir. Kaldı Ki bu çalışmayı incelemeye değer gördüm. Neden?
Öncelikle 2 bölüm okuduktan sonra ve daha sonrasında ortaya çıkan öyle cümleler vardı ki, yazara msj yazmaktan geri duramadım. Meğer hikayeyi epey küçük yaşta yazmış, hâlâ genç tabi. Edisyonda bile bu kadar iyi düzeltmeler çıkmaz, editör yazar cümlelerini kurcalamakla kendini yormaz. 2. Kişi tarafından el değmemiş. Yani yazar gerçekten yetenekli! Övünerek söyleyebilirim; #wattpad 'den kaliteli yazarlar çıkmaya devam ediyor.
Hikayede bir karakter bile sevmedim. Hepsine ifrit oldum, esas karakter Tutku'yu tekmelemek, esas oğlan Reha bi kaybol demek ve Sevgi karakterini yerden yere vurmak istedim. Kitabı kemirdim! Tüm o ergensel tepkiler kusursuz, karakterlerin hepsi sorunlu ve kusurlu ama kurgu -o yazarın hulk şiddetinde ters köşesine rağmen- sorunsuz. Hepsi birbirine bir çark dişlisi gibi ustaca yerleştirilmiş.
Hikaye #gençkurgudur ama resme bütün olarak bakarsanız, anlatılan bir düşünce var. Her yere maydanoz olma, her şeye sazan gibi atlama ve dünya pembe değil. Ben bu şekilde düşündüm ve 10 puan verdim. Dehşet ve ibretle tavsiye ediyorum