Paul Strathern'in 90 dakika serisinin en hoşuma giden özelliği, filozoflarin hayat hikayelerinden yola çıkarak başlarına gelen önemli olayların felsefelerine yaptığı etkiyi analiz etmesidir. Nietzsche'de bunu çok görmüştüm, bu da onun gibiydi. Ne biyografiyi anlatmak için felsefeyi ihmal ediyor, ne felsefeyi açmak için biyografide karanlık yerler bırakıyor. Sadece, eksiklik olarak gördüğümden değil ama bence kitabın yarısından biraz fazlası felsefeye ayrılmalı. Bir de kavramlarda muğlaklık sezdim. Yani filozofun kendine has bir ıstılahı, bir sözlüğü vardır, onlar biraz daha açık seçik kullanılsa daha iyi olacakmış.