Geçen gün marketteydim. Sadece bir kasiyer hanımefendi çalışıyordu ve sıra da vardı. Herkes homurdanmaya başlamıştı. İçlerinden biri " Yauvvv yoğ mu başka bir ğasiyer daha bizi bekletiyorsunuz burada! " Diye höykürürken, başka biri gayet sakin ve kibar bir şekilde şöyle dedi: " Size yardımcı olabilecek başka bir arkadaşınız daha var mıdır acaba? Sizin de yükünüzü azaltır ve daha rahat çalışmış olursunuz."
İşte aradaki anlayış, hoşgörü ve üslup farkı.
İyi ki insansan insana fark var.
Beyefendiyi tebrik ederekten, size de paylaşmanızdan ötürü teşekkür ederim.Elbette gönül ister ki bu hassasiyet herkeste olsun ama maalesef.. Böyle olunca da dediğiniz gibi şükür ki fark var.
"Yanlış uslüp doğru sözün celladıdır" diye bir söz görmüştüm bir yerde. Doğruyu doğru kelimelerle anlatmak gerek. Aynı olayı iki farklı şekilde anlatıyor
"Padişahım sizin çoğullarınız sizden önce ölecek" demek farklı
" padişahım sizin çocuklar baba acısı görmeyecek" demek farklı.
Güzel olurdu, ama…
Zariflik diğerinin haline ve yaptığına ve de diğeri ile mesafenize vs de bağlı ama… Her durumda her kişi ile her bağlamda zarif olunamıyor yani zariflik her zaman sadece bize bağlı değil…
Bu yüzden, özellikle sonuç beklediğimiz bir durum söz konusu ise, zariflik gecikmeye neden olabildiği için pek de işlevsel olmuyor. Bu yüzden kaba ve kırıcı olmadan net ve inançlı, kararlı, emin, belki biraz sert bir şekilde bir ifade ile hareket etmek gerekebiliyor…
Diye düşündüm, düşünüyorum.
Akıllı olmak=Muhakeme gücü yüksek olmak..Kasıtlı olarak yapmasan da,karşı tarafı dikkate alarak konuşman akıl belirtisidir,deliler ağzına geldiği gibi konuşur..