Selamlarrr Yazardan okuduğum 2. Eser. Biliyorsunuz ki bu yazar 2022 Nobel Edebiyat ödülü sahibi, ödülü alana kadar kalemiyle tanışmamıştım, Yalın Tutku eserini çok sevdim herkese tavsiye ederim. Bakalım Babamın Yeri eserinde yazar bizlere ne anlatıyor?
Annie Ernaux bu eseri babasının ölümünden sonra yazmış, geçmişte babasıyla ilişkisini, babasının yaşamını anlatmış. Bunları anlatırken o dönemin işçi sorunlarını, geçim sıkıntısını da ele almış. Okuyan herkes kendi babasından bir parça bulabilir bu eserde.
Şunu fark ettim ki; yazar iki kitabında da yaşadığı hayattan kesitleri, herkesin içinde bulunabileceği durumları okura sunuyor, bu yüzden kitapları daha çok kitleye hitap ediyor. Esere anı tarzında yazılmış bir eser dersem yanlış olmaz.
Yalın Tutku eserini daha çok sevsem de bu eseri de gayet güzeldi. Yazarla tanışanlar bilir ki kalemi asla yormuyor su gibi akıp gidiyor. Cümleleri yalın... Baba'nın ailedeki rolü, toplumdaki yeri,baba kız ilişkisi etrafında örülmüş sıcak bir eser.
Herkese tavsiye ediyorum, okuyanları ya da merak edenleri yorumlara bekliyorum, aşağıya da birkaç alıntı bırakıyorum kitapla kalın
"İhtiyacı olan kimselere dağıtmak üzere babamın kıyafetlerini topladık. Kilerde asılı duran günlük ceketinin cebinde cüzdanını buldum. İçinde biraz para, ehliyeti, gözlerden birinde bir de gazete kupürünün arasına konmuş bir fotoğraf vardı."(Bu cümle beni çok üzdü)
"Belki de birbirimize söyleyecek bir şeyimiz kalmadığı için yazıyorum."
"Kendimi okumaya veremiyordum, bu kalın kitabın belli bir sayfasına geldiğimde babam artık yaşamıyor olacaktı."
