Gönderi

88 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Ahmet Büke daha çok öyküleri ile tanınan , 2011 yılında Kumrunun Gördüğü adlı öykü kitabı ile aldığı Sait Faik Hikâye Armağanı ödülü ile de öykücülüğünü taçlandırmış bir yazar. Varamayan; iki bölüm ve toplam on iki öyküden oluşuyor. Birinci bölümde uzunca bir öykü olan ve kitaba da adını veren Varamayan Ahmet var. İkinci bölümü oluşturan on bir öykü ise kısa öyküler. Kitapta yer alan öyküler kendisi de Manisalı olan yazarın doğup büyüdüğü topraklardan beslenen, oraların insanlarının günlük hayatlarını, dertlerini tasalarını, insan olma hallerini anlatan, oldukça sade ve akıcı bir dille yazılmış öyküler. Kitapta benim en sevdiğim öykü kitaba adını da veren Varamayan Ahmet öyküsü oldu. Saf Ahmet'le teskereyi alıp Borlu'luya doğru yola çıktık da bir türlü Akhisar'da trenden inmeyi beceremedik. Sonunda vurduk kendimizi yola. Artık yolun sonu nereye varırsa. Bu yıl bir ödülde yazara Vedat Türkali Edebiyat Ödüllerinden geldi, onu da söylemeden geçmeyelim. Deli İbram Divanı adlı romanı ile en iyi roman ödülü de Ahmet Büke'nin oldu. "Bak oğlum, dedi. İnsan dediğin yozdur. Hem de Kayacık kayasından daha karadır yüzü. İnsan ne işe yarar? Bir boka yaramaz. Ama karga dediğin mübarek hayvandır. Onu bunu ayırmaz bulduğunu yer. Sonra bak insanlar ceviz dikmez. Fenalık getirir diye. Halbuki en büyük fenalık kendinden çıkar." Keyifle okunsun...
Varamayan
VaramayanAhmet Büke · Can Yayınları · 2019319 okunma
·
996 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.