Gönderi

720 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Binnur Şafak Nigiz
Kitapta bir sahne vardı! O nasıl bir sahne ya? Karan sen bir iş adamısın, mafya filan değil. Müdüre yaptığı şiddet bence hiç ama hiç hoş değildi. Karan'ın imajı yerle bir oldu gerçekten. Üzdün beni Karan Ali. Bu kitapta sırlar gün yüzüne çıkmaya başladı. Çok şükür.  Bir daha aşık olamayacağını düşünen ama İzmirin kırmızı gülüne toslayan Bedirhan, kitapın enerji kaynağı olan Bedirhan bile geçmişinde izler taşıyor. O neşesinin arkasında yıkık dökük. Doğunun saçma sapan töresi geçmişin kirli sayfası Bedirhan için. Sergen ve Defne'nin birbirlerine yakınlaşması aşırı hoştu. İlk kitapa göre Karan ve Asi'nin ilişkisi gerçekten şiddete dayalı, psikopatça ve toksik olarak çirkin bir şekilde ilerliyor bence. Bedirhan sayesinde kelime haznem bile genişledi. Mesela cehennem süpürgesi, kazulet, çepiç... Binnur kitapı yaşayarak yazmış resmen, ruhuna dokunuyor kaleminden dökülenler. Her bir satırından dram akıyor. İçinize işliyor kelimeler. Her karakterin geçmişinden kendimize ait bir parçalar buluyoruz. Asi Merve'den bulamazsan, Karan'dan bulursun, ondan bulamazsan ya Sergen'den, Bedirhan'dan ya Defne'den ya da Billur'dan, kesinlikle kendimize ait bir parça buluruz. Yazar sanki çevresinde gördüğü insanların acılarını karakterlerine bir bir yansıtmış ve bunu çok iyi bir şekilde anlatmış. Elbette uzatmalar vardı, gerçekten bir süre sonra bayıyordu. Elden ne gelir ki. Umarım diğer kitaplarında bu kadar çok uzatmalar yapmamıştır. Tek temennim bu yönde
Reyc
ReycBinnur Nigiz · Dokuz Yayınları · 20181,547 okunma
·
749 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.