“Dünyayı değiştiremiyorsan, dünyanı değiştir.” stefanzweig'ın ölümünden hemen önce kaleme aldığı son eseri. roman, New York'tan Buenos Aires'e giden bir deniz vapurunda yaşanır. Gemide bulunan zengin birisi, kurgusal dünya satranç şampiyonu Czentovic ile ücret karşılığı yapmış olduğu oyunu kaybeder. Rövanş oyununun ortasında, oyuna Dr. B. adında bir yolcu daha katılır ve oyun berabere biter. Bunun üzerine Czentovic ile Dr. B arasında yeni oyun organize edilir. Dr. B. oyun başlamadan anlatıcıya satrancı nasıl öğrendiğini anlatır. Nazi döneminde, Gestapo tarafından bir otel odasında aylarca hücre hapsinde tutulan Dr.B., bir sorgulamaya gittiğinde bekletildiği odanın duvarında asılan montun cebindeki satranç kitabını çalar. Kitaptaki kaydedilmiş oyunları satranç tahtası ve taşlar olmadan önce ekmekten yaptığı taşlarla sonra da kendi kafasında oynamaya başlar. Ve kuramsal bir satranç ustası olur. Ancak satranç tutkusu yüzünden sinir krizine yakalanır. Tedavisinden sonra tahliye edilir. Yirmi yıldır satranç oynamamış olsa bile dünya şampiyonunu ilk maçta yener. İkinci oyunda ise beklenmeyen bir son vardır. Zweıg, Hitler döneminin baskıcı ortamında işkence gören bir insanın, psikolojik travmalarını bunun ruhuna ve bedenine etkisini, hiç olmamak için bir şeyle(satranç) meşgul olmasını ve bu süreçte yaşadığı gelgitleri ustaca ele almış. Yazar hiçliği, çaresizliği ve yalnızlığı harika bir şekilde anlatmış. Kısa, anlaşılır, akıcı ve etkileyici bir eser. Mutlaka okunması gereken kitaplardan birisi. ALINTILAR Savaşacağım tek şey içimdeki diğer bendi... Dünyada hiçbir şey insan ruhu üzerinde “hiçlik” kadar ağır baskı uygulayamaz... Cehaleti bütün alanlarda ortak olmak üzere, evrenseldi. Satrancın çekiciliği tek bir şeyden kaynaklanır; stratejinin farklı beyinlerde farklı biçimlerde gelişmesinden.

SatrançStefan Zweig · Bilgi Yayınevi · 2016238,5bin okunma

·

152 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

İsmail Hakkı Eröz