Nasıl bir kaderdir ki bu dünyayı parmağına takıp oynatan, yüksek saray duvarları arkasında bir gölge olarak bile düşlenmesi zor bir hükümdarı, Kumkapı'da Hüseyin Efendi'nin oğlu olarak doğup Askeri Tıbbiye'de güçlükle okutulan sıradan bir delikanlının günlük sohbet arkadaşı haline getirmişti.