" Ben eski ben değildim;
çağırsaydım, getirseydim de konuşsaydım onunla,
duymaz anlamazdı beni.
Yüzü eskiden tanıdığım bir adamın yüzü olurdu da
benim yüzüm olmazdı,
benim bir parçam bile olmazdı..."
" Lakin benim için hiç önemi yok,
İnanmış inanmamış başkaları.
Lakin tek korkum;
Yarın ölebilirim kendimi tanıyamadan. "
...
Kendini öyle iyi tanıyan biri ki Sadık Hidayet, İran edebiyatı kurucusu, bu romanı ilk defa Hindistan' da yayınlıyor. Kapaktaki ilk cümlesi, kitabın İran' da Yasak! olduğunu yazması. Nitekim kitap dünyaya açılınca gerçekten de kendi ülkesi İran'a yasaklı kitaplar listesinde yer alıyor.
Hazin hayat hikayesi, intiharı ve nihayetinde Kör Baykuş...
Bu kitabı anlamayı, empati yapmayı, karakteri içinizde hissetme çabasını bir tarafa bırakın!!! Tek yapmanız gereken sayfaları usulca çevirmek ve o duygu durumlarını en ön sıradan izlemek. Çünkü öyle bir buhran, gelgit, zaman - mekan dışılık, korku ve sanrılar içinde içine kapanan bir adamı ancak izleyebilirsiniz...
Alegoriler, semboller, gerçeküstüler içinde, bir sonraki okumada eminim ki bambaşka anlamlar yükleyecek kitabı okumanızı tavsiye ederim (evet kesinlikle en az 2 okuma hakediyor)
Ayrıca incecik kitaptan o kadar çok alıntı çıkardım ki bunca zaman, okumak için boşuna ertelemişim
XoXo ️
