Oysa herkes öldürür sevdiğini
Kulak verin bu dediklerime
Kimi bir bakışıyla yapar bunu
Kimi dalkavukça sözlerle.
Korkaklar öpücük ile öldürür
Yürekliler kılıç darbeleriyle
Kimi gençken öldürür sevdiğini
Kimi yaşlı iken.
Şehvetli ellerle boğar kimi
Kimi altından ellerle
Merhametli kişi bıçak kullanır
Çünkü bıçakla ölen çabuk soğur.
Kimi yeterince sevmez
Kimi fazla sever
Kimi satar
Kimi de satın alır.
Kimi gözyaşı döker öldürürken
Kimi kılı kıpırdamadan
Çünkü herkes öldürür sevdiğini
Ama herkes öldürdü diye ölmez.
Oscar Wilde
Bunca yıkılmış dağlar üstüne
Kalbimin kanını bulaştırdı gözlerin
Oysa kaç güvercin havalanmıştı içimden
Konarak pervazlarına gülüşlerinin
Kaç mermi sıyırmıştı ruhumu
Acımasız yürüyüşlerinin mevzilerinde
Dayanmıştım
Ağlamamıştım saatlerce parçalanan düşlerime
Ta ki sevgilim
Kızaran bir gök bulutu
Ölümü
Bir yıldırımla düşürdüğün ana değin
Kalbimin haritasına
Artık ilgilenmiyorum seninle
Demiştin barut kokan kelimelerle
Demiştin de hayat ölü bir bıldırcın gibi
Tutuşup yanmıştı yanan bir tahta içinde
Tarla küllerle dolu, ortasında yumurta
Çatladıkça yeniden doğuruyor kanımdan
Fışkıran harflerle kalbim olan cümleyi:
Ben ancak bir tarih kitabı kadar
İlgileniyorum seninle...
Nurullah genç
“Cahil birinin cahillik etmesinde şaşılacak ne var?O cahil insandan, seni üzen yanlış davranışı beklemediğin için suç sendedir. Çünkü onun bu kötülüğü işleyebileceğini anlaman için yeterince araçla donatmıştır seni aklın ve gözlemlerin. Ama bunu unutmuşsundur, bunun için kendine değil de onun bu davranışına şaşırıyorsundur. Birini sadakatsizlik ya da vefasızlıkla suçladığında, dikkatini kendine çevir, çünkü suçun sende olduğu açıktır: O karakterde birinin sözünü tutacağına güvendiğin için… Ya da ona iyilik yaparken bunu karşılık beklemeksizin yapmadığın için… Ve ödülü, salt o eylemi yapmakla aldığına inanarak iyilik yapmadığın için… Suçlusundur.”
-Aurelius
Utanmazın biri seni incitirse, hemen şunu sor kendine: “dünyada utanmazların bulunmaması olanaklı mıdır?” Olanaksızdır. Öyleyse olanaksız olanı isteme; çünkü bu insan da dünyada var olması kaçınılmaz olan utanmazlardan biridir.
Hicran destanını kendinden oku,
Mecnun'dan duyup da rivayet etme,
Aşkın Leyla'sını gördünse söyle.
Söz temsili bulup hikayet etme.
Yüz bin Leyla doğar alemde her gün,
Senin aradığın zevk, sefa düğün,
Tutacağın işi önceden düşün;
Bende hiç tükenmez bir hayat vardı,
Kırlara yayılan ilkbahar gibi.
Kalbim her dakika hızla çarpardı,
Göğsümün içinde ateş var gibi.
Bazı nur içinde, bazı sisteydim,
Bazı beni seven bir göğüsteydim,
Kâh el üstündeydim, kâh hapisteydim,
Sevda sınavını kaybettin kıştan
Yazıma erinme yıkıl karşımdan
Daha haberin yok, kabuktan dıştan
Özüme bürünme yıkıl karşımdan
Bülbül sandım, karga çıktın bilmedim
Kılavuzum sen oldukça gülmedim
Bir gaflet anında sevgilim dedim
Sözüme barınma yıkıl karşımdan
Yok, derdin üstüne derdi yığma yok
Gökte güneş olsam, sana doğma yok
Sen sultan ben köle, öyle yağma yok
Gözüme görünme yıkıl karşımdan!
Serdar Tuncer
Etrafa yağmur gibi âyet âyet öğüt yağsa bile almak istemeyenlerin, ilgi duymayanların, niyetine girmeyenlerin, hevesi olmayanların önüne kapanan bir dünya bu!