Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Zeynep Özçelik

Zeynep Özçelik
@Zeynepozcelik
101 okur puanı
Ocak 2020 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Beni anlıyorsun ama meselelere benim baktığım yerden bakmıyorsun.
Sayfa 142Kitabı okudu
Reklam
Aşkım çözüm olup olmadığını bilmiyordum ama dostluğun öyle olduğu kesindi.
Sayfa 139Kitabı okudu
Hatta bazen sevdiklerimizle birlikteyken en trajik anlar hakkında gülebildiğimiz gibi gülmeyi bile başardık.
Sayfa 139Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
İnsan her şeyden çok ne arar? Bir parça şevkat. Bunu biliyorum artık ama nasıl talep edileceğini bilmediğim gibi, nasıl kabul edileceği konusunda da en ufak bir fikrim yok.
Sayfa 137Kitabı okudu
Problem şu ki insan yetişkin hayatında ne kadar ileri giderse uzak diyarlardan dönüşünü kapılarda bekleyeni de o kadar azalıyordu. Dünyanın öteki ucundaki maceraları egoyu tatmin ediyordu belki ama eninde sonunda yalnızlık getiriyordu.
Sayfa 137Kitabı okudu
Reklam
Maddi dünya gözünüzde bütün prestijini kaybettiğinde hayatınızı değiştirmek o kadar da zor olmuyordu.
Sayfa 129Kitabı okudu
Çocukken, yetişkinlerin her şeyin yolunda gittiği bir dünyanın anahtarını elinde bulundurduğundan, mutlu olmak için onları taklit etmenin yeterli olacağından, acılarımızın deneyimsizliğimizin ve bilinmeze dair korkularımızın bir sonucu olduğundan emindik. Fakat yetişkinliğe ulaşınca büyümenin barikatların arkasına sığınmak, olası tuzaklardan uzak durmak olduğunu görüyordu insan. Kavrayış, haz, paylaşım, çaresizce ihtiyaç duyduğumuz her şey bir başka hayat içindi ve bu hayat için ''mış gibi'' yapmakla, zaman doldurmakla, kılık değiştirmekle yetinmek gerekiyordu.
Sayfa 128Kitabı okudu
Bana aniden onun için gizemli bir varlıkmışım gibi baktı. Durum gerçekten de böyleydi. Başkalarına gizli saklımızı açmıyor, sonra gizleyip sakladıklarımıza ulaşmanın yolunu kendimiz de unutuyoruz, oysa koşullara göre ev olarak seçtiğimiz bu evlerden ve bu mektup kutularından öte, köklerimiz onlarda.
Sayfa 128Kitabı okudu
Çevremizde olup bitenler umurumda değildi. Onunla her saniye değerliydi. Belirli bir sürenin sonunda bu masumiyeti neden kaybediyorduk? Birkaç dakikalık bir gecikmeyi bile önemsemeye başlamamızın sebebi neydi? Ötekinin nefret ettiğimiz bir yemeği, bir rengi hatta bir parfümü sevmesinin ne anlamı vardı? Neden başlarda, hiçbir şeyin bize ait olmadığı zamanlarda, diğerine ait her şeyle ilgilenirken, sonunda bizim isteğimize uymayan tek bir şey bile işkenceye dönüşüyordu?
Sayfa 125Kitabı okudu
İki kişinin onları neyin birleştirdiğinin bilincine vardığı o anlardan birini yaşıyorduk. Birlikte hiçbir zaman sıkılmamak, diğerinin varlığıyla bile tamamlanmış hissetmek.
Sayfa 117Kitabı okudu
Reklam
Zaman içinde göreceksin, insan korkularıyla baş etmeyi öğreniyor. Hatta onlarla dost bile olabiliyor.
Mantığı korumaktansa, mantık dışı olanı kabullenmek daha kolaydı sanki.
Mutluluğun sırrının sağduyu olduğuna inanıyor. Sahip olduğunla mutlu olmak ve onunla yetinmeyi bilmek.
Sohbetlere katılıyor, sofralar hazırlıyor, gülleri buduyordu ama ona ulaşmak mümkün değildi. Soruları gerçek manada asla cevaplamaz, başkasına asla hak vermez, düşüncesini asla paylaşmazdı. Kendi kendine yetiyordu; son derece sosyal, aynı zamanda da son derece nüfuz edilmezdi.
667 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.