Bir gece anlar beni onun da yüzü karalanır
Dillere düşen şafaklarım, aşka aralanır,
Bilinmez tepelerden inmiş ceylan yaralanır
Gözlerinden vurulan ceylanı gören vardır...
Bakma avuçlarımdan akan kana,
Göğsüme saplanan bir bıçak yarasıdır.
Sendir diyerek dokunmadım onulmaz yarama
Sensizliği vurmuşluğum var alnından unutma.
Benim için de bir düş kur ,
Benim de hayalim olsun
Geleceğe dair belki..
Sınırlarını ve sonunu bildiğim
Mutluluğun dolu dolu olduğu.
Ama ne bugün ne yarın,
Bir başka gün.
Bazen maviliklere haykırmak biçare bırakır beni,
Bazen de ıssız bir ada gibi kapanırım içime, beklerim seni,
Sanki her an kıyılarıma gelecekmişsin gibi,
Oysa maviliklere sığınmış bulutlardan
Düş olup girersin rüyalarıma geceler boyu...
Giden eski bayramlar mı bizden
Daha dün gibi çocukluğum annem babam
Çocukluk kavgalarım mahalle maçlarımız
Bitmeyen heyecanlı yorgun argın akşamların
Gündüze bakan oltaları yanımda arkadaşlarım
Mevzular derin büyük hayallerimiz
Büyüdükçe küçülen içimizde saklı ,
Hayaller Otelinde bir odamız var her şeyin bedeli ödenmiş,
Herşey kiralık bir kasada anılar...
Ay yıldızları güneş bulutları aşkla bekler
Biz de bekledik hepimiz aşkla Nisan yağmurlarını
Belki toprak kokusunu yâr koktu hasret koktu
Biter diye herkes çekti dertli dertli sinesine.
Kıvrım kıvrım yollar uzanıp giderken hayat yolunda,
Bizi bekler nice güzel sevgi dolu ümitler...