Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kıvılcım Y.

29 Ekim 1923: "Aya ve yıldıza bakmanın bayramı"
Çağdaşı gökbilimcilerden çok daha doğru haritalar çıkaran Takiyüddin Efendi’nin rasathanesi, Kılıç Ali Paşa komutasındaki gemiler tarafından denizden topa tutulur ve yerle bir edilir... Gerekçe, rasathanenin uğursuz sayılması, veba salgını ve depreme neden olduğu iddialarıdır. “Takiyüddün oradan meleklerin bacaklarını röntgenliyor” sözleri de dönemin bilim düşmanlarının iştahını daha da arttırır. Ve biz, bir daha neredeyse 338 yıl sonra, Cumhuriyet’in Kandilli rasathanesiyle, yıldızlara bilimin gözüyle bakmaya başlarız... 1585'ten 1923'e... Aradan geçen 338 yıl yıldızlara hiç bakmadık!... Orada, gökyüzünde neler olup bittiğiyle ilgili sorular sormadık... Cumhuriyet'in ilan edildiği 1923, bayrağında ay ve yıldız olan bir milletin gökyüzüne bilimin gözüyle yeniden bakmaya başladığı yıldır... Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve onun ışığını karanlığa taşıyan tüm güzel yürekleri sevgi, saygı, minnetle anıyorum. -Sunay Akın Bayrağında ay ve yıldız olan Türkiye Cumhuriyeti’nin, gökyüzüne özgürce bakmasının 96. yılı kutlu olsun. Yaşasın Cumhuriyet! resimag.com/p1/32b2d028e4.jpeg
Reklam

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Bir ağacı “Siz benim çocuğumu öldürdünüz” diyecek kadar sevebilir miyiz?
Hayatımız hakkında neyi ne kadar önemsemek gerektiği vurgulayan, taptaze ve inanılmaz bir hikaye ile karşı karşıyayız. Yayınlandıktan kısa bir süre sonra Reddit’ten kaldırılan fakat insanların ilgisinden uzaklaştırılamayan bir hikaye. Sahibi tarafından Clyde adı verilmiş bir ağaç, ABD’nin Kaliforniya eyaletindeki Renando Beach bölgesindeki
Reklam
"Seyahatler çekiyor içim.
Dünya yüzündeki tuzlu sularda ışıklı vapurların gittiğini; Paris’te kırmızılı, yeşilli, turunculu işaret fişeklerinin bulvarlar boyunca akan köhne taksilere sis içinde yol gösterdiklerini; caddelerde, meydanlarda gotik binaların kayalar misali yükseliverdiğini; bisikletine tünemiş genç bir kadının türkü söyleyerek geçtiğini; pırıl pırıl matruş bir adamın pırıl pırıl bir bıçakla bonfile kestiğini; yalancı inciler içinde dolgun bir kadının Napoli’de, şarkılı bir kahvede fıstıklı dondurma yediğini; tayyare meydanlarının lokantalarında konyak içerek garip valizleriyle yolcular bekleştiğini; üçüncü mevki bir vagonda yaşlı bir adamın şehir içlerinden tren geçerken, gençken oturduğu kahveleri tanıyarak titrediğini…" -Sait Faik Abasıyanık youtu.be/DhPYnvZmFQA
Aşk.
Nazım Hikmet Ran - Memleket ve Ceviz Ağacı youtu.be/eGDm-CfvrJw
38 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.