Hayat Stefan Zweig romanlarından daha da kısa... Onun öyküleri gibi diyebilirim.
Novellalarıyla meşhur Zweig'ın bu hikaye kitabı tezatlıklarla başlıyor. Çünkü idam mahkumu olan bir çiftin evlenmesini konu alıyor. Bu çift nasıl bu cezayı aldı, haksız mıydılar, gerçekten mi suçluydular; bunlar önemli değil. Çünkü hayat her şeyi öğrenemeyecek kadar kısa...
Bu kısa hayatta hepimiz birer yalnız insanız aslında. Bu yalnızlığımızdan ortak dertlerimizle, ortak mutluluklarımızla uzaklaşmaya çalışıyoruz. Benzer kaderi yaşayan "İki Yalnız İnsan" hayatlarını birleştirerek bir yürek olabiliyor.
Ve asıl saf sevgi doğuyor sonunda: Evlat! Gerçek bir anne, baba evladının mutluluğu için her şeyi yapar; çünkü çocuğunun mutsuzluğu kendi üzüntüsünden daha çok acı verir anne babaya. Son hikaye de oğlunun doğmasıyla yaşamı anlam kazanan bir anneyi anlatıyor.
Üç öykü toplamında hayatı anlatıyor. Sadece 50 sayfada anlatıyor hayatı Zweig. Öyle ki bu 50 sayfayı yazmaya bile yetmemiş ömrü. Çünkü hayat Stefan Zweig romanlarında daha da kısa...
Lyon’da DüğünStefan Zweig · İş Bankası Kültür Yayınları · 202131,1bin okunma
O kitabı okumak için biraz daha beklemem gerektiğini, başlangıç için ağır bir kitap olduğunu söyledi. Aynı şekersiz kahve gibi. Devamlı şekerli kahve içiyorsan eğer, sade kahvenin tadını anlaman biraz zaman alır.
Suç: Eşini aldatmak
Suçlu: Şadan
Suçlunun Savunması:
“Yaratılıştan çapkınım. Bir kadınla, iki kadınla doymam. Meşru olanından gayrimeşruları daha tatlı geliyor. Fakat karımı da seviyorum.”
Suçlu Şadan’ın savunması elbette mantıksız ve geçersiz. Fakat suçlu, suçunu asla kabul etmez, etse de birçok bahane sunar. Kitabın baş karakterinin de