Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İpek

İpek
@Fipekce
Kelimelerle oynamayı seven, bulduğu her fırsatta okuyan, düşleyen, düşünen, dönüşen, nevi şahsına münhasır evli, iki çocuk annesi bir kitap kurdu. Gri dünyasının gökkuşağıyım.
Sabitlenmiş gönderi
Güzellik; göze batmayan, aranıp bulunması gereken, apaçık olmayan ve kendi halinde güzel olandır.
Reklam
"Diriler yanlış biliyor, sadece ölüler çürümez. Hatta yaşarken ölmeyi seçenlere kıyasla, ölüler çürümeyi bile bilmez. "
ne acı.
Galiba sadece çocukluğumda değil, ömrümün kalanında da düşmekten çok korktuğum için, öyle havalara uçarak, ferah fahur, kaygısızca, zamanı ve başkalarını düşünmeden sallanamadım hiç. Bir hayalin peşinden koşamadım, kaybedecek çok seyim varmış gibi sakındım hep kendimi. Zarları sallayıp pervasızca atamadım, gönlümü çelen riskleri alamadım, bir an olsun hafifleyip ucusamadım. Ortalamanın emniyetli kollarında, dengemi yitirmeden mehter adımlarıyla yürüyeceğim derken, rüzgârdan, fırtınadan, denizyıldızlarıyla süslü dalgalardan ve evvela hasar görsem de sonunda kıyısına vuracağım o sıcacık limanlardan mahrum kaldım Hayat bir oyun gibiydi. Bekledim ki oyuna girmem için beni çağırsın biri. Çağırmadılar. Ama yine de beklemeye devam ettim Bekledim, bekledim, uzun uzun bekledim. Derken, birlikte oynamak istediğim herkes bir bir gitti, Bu saatten sonra kim çağıracak artık beni?

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Öyle ya, batmaktan korkmayan şilepler, uçmaktan korkmayan uçaklar, düşmekten korkmayan insanlar hep alıp başlarını bir hayale doğru gitti. Kalanların payınaysa, yalandan bir emniyet ve bolca ukde düşüyor şimdi.
Beklemek insanı beklediğine benzetiyor. Biraz daha beklemek yalnız bırakıyor. Yalnızlık da sonunda gene kendine benzemesini sağlıyor. Bu besbelli bir kısırdöngü fakat gene de insan başa döndüğünde, artık kendi başladığı yere varamıyor. Her dönüşte biraz daha eksiliyor, ömür de ocakta kaynayan su misali buharlaşıp azalıyor.
Reklam
Insanin kendine içeriden attığı kesiği, başka kimse dışarıdan dikemiyor.
Diyor ki, hep bir gailesi olur insanın, yetismesi gereken bir telaşesi. İnsan ki durursa düşeceğinden değil, düşüneceğinden korkar ve hep koşar. Koşar da aklının içinden nereye kaçar? Gece de gündüz de, Ehrimen de Hürmüz de senin içinde . Ateşi arayan yanar, buza inanan donar. Ne aradığını bilmeyen tek günlük kelebekler, bildiğine iman edemeyen araftaki cahiller, durmadan kaçar.
Diyor ki , neyi ararsan onu bulursun. Ateşi ararsan yanarsın, buzu ararsan donarsın.
Biryudumkitap
Bazen şöyle laflar işitiriz: Ne çabuk bıraktın, ne kolay vazgeçtin. Hâlbuki ne dostluklardan ne aşklardan ne zamanında bize en yüce gelen o davalardan bir anda dönülmüyor. Hiç kimse öncesini düşünmüyor; emeklerimizi, vaktimizi, yüreğimizdekileri. Konuşmak ne kolay! Aslı Akarsakarya, "Vazgeçiş bir anda olmuyor, aklın görmediği bir vakit başlamış ve sabrın sınırlarında dolanan bir yolculuğa benziyordu," derken bundan bahsediyor. İnsan bazen yalnızca içinde biriktirir. Bir vazgeçiş mutlaka bu birikintinin eseridir.
Denge denen kaprisli manyağın bozulması hiç de zor değil, ufacık savruluşlara bakıyor. Bir rüzgâr eser, biri adını seslenir ya da minik bir kuşun sevgisini göstermek için omzuna konacağı tutuverir, hoop sallanmaya başlarsın. Dengeyi kaybetmek bu kadar basittir.
Reklam
Yaşamak için ne lazımsa, herkesi en çok o öldürüyordu.
İnsanın tutunacak dalı kalmaması kötü ama bir gün bir yere tutunabileceğine dair umuda benzer hayaller kuramaması daha da kötü. Umut zıkkımsa, umutsuzluk zıkkımın kökü.
Gidenler geride kalmanın neye benzediğini hiç bilmiyor.
Kendini konuşarak değil, susarak anlatmayı öğrenmiş cocuklardık. Cüsseli laflardan ürker kırılgan sessizliklere sığınırdık. Nihayet hem parçalandık hem de anlaşılmadık.
Dünyada duyabileceğiniz en güzel cümle "Seni seviyorum." değildir. "İyi ki varsın!" da değildir. "Özür dilerim, teşekkür ederim, rica ederim.." de. Dünyadaki en güzel cümle "Allah razı olsun."dur. Duyana, biriktirene, bunun için çaba sarf edene her iki dünyada da kazandırır. Metin Özdamarlar
1.570 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.