"Senden hoşlanıyorum Reika. Hem de çok. O öpücüğün yeri ve zamanı yanlıştı ancak duygularımda hiçbir yanlış yoktu. Yalnızca bu kadar duyguyu sana aktaracağım yerin daha özel olmasını planlamıştım. Bana inanman gerek. Bana inanmanı çok istiyorum."
"Ne var?" diye bağırdım ellerimi belime koyarak.
Bu hasretim yalnızca prensin daha da neşelenmesine sebep olmuştu. "Utandığında çok komik oluyorsun," dedi az önce endişeyle kemirdiği dudaklarını ıslatarak.