Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.2
r
Roman
103 üye · 34 yeni gönderiBİ' MÜSAADE ET DELİREYİM!
Merhaba arkadaşlar bugün kalemiyle ilk kez tanıştığım yazar @ışıkkorkunç un eseriyle karşınızdayım. Yazarın kalemi oldukça akıcı ve sürükleyici ben sevdim.
Gelelim kitabın konusuna, karakterimiz abisinin isteğiyle bir psikologa gelir. Karakterimiz bir depresyon hastası.Doktor Miraç karakterimizi ikna edip rehabilitasyon merkezinde yatmasını sağlar. Bir aylık bir tedavi başlar. Eser de genellikle karakterimizin iç sesi eşlik ediyor bizlere.
Karakterimiz sürekli kendisini farklı isimlerle tanıştırır. Bu yüzden gerçek adını sonlara doğru öğreniyoruz. Hep merak içerisinde okudum ben öğreninceye kadar . Zamanla karakterimiz tedaviye yanıt veriyor ve hatta arkadaşlıklar bile kuruyor diğer hastalarla.
Çoğu yerde gülümseten bir iç sese sahip karakterimiz. Aslında çoğumuzun iç sesi susmaz demi. İçimiz farklı birşey söyler, dilimiz farklı söyler. Ben daha fazla spoi vermeyeyim siz okuyun bence.
Normal hayatta da gerçek olanla olmayan, tıpkı kurduğumuz hayaller ve gördüğümüz düşler gibi birbirine karışabiliyor; öyle değil mi?
Hayat, sadece üzerinde birer piyon gibi şuursuzca yerlerimizin oynatılıp durduğu çılgın bir sahne değişimidir.
Gerçek bilgelik, deliliktir. Kendini bilge sanmak, gerçek deliliktir...
İNSANLIĞA YOLCULUK
Merhaba arkadaşlar bugün kalemiyle ilk kez tanıştığım yazar Hakan Yıldırım #insanlığayolculuk eseriyle karşınızdayım. Ben bir anadolu hikayesi beklerken çok farklı bir kurguyla karşılaştım. Eserin kurgusu gerçekten muhteşemdi, büyük bir keyifle okudum.
İnsanlık nedir? Eseri okurken sürekli sorguladığım bir soru oldu.
Eseri okurken altını çizerek ve sorgulayarak okudum. Kimi zaman hüzün, sinir sarsada içimizi, kimi zaman da iyi şeyler olunca sevinç sarıyor. Birbirinden farklı ülkeler ve kendi çıkarları için nasıl savaşı başlattığını, nasıl masum insanlara kıydıklarını okuyoruz.
Mirus ve Aliko iki arkadaş barış için, masum insanları korumak için, herşeyi yapmaya çalıştılar. Mirus ve Aliko ruh ve sinir hastalıkları hastanesinde tanıştılar. Uzun yıllar tedavi görüp iki arkadaş hastaneden taburcu oldular. İkiside dünyayı barış saracak diyerek bir yola çıktılar .Mirus dünyanın en güçlü on yedi ailenin içinde bulunuyor. Bu gücünü ve zenginliği masum insanları korumak için kullanmaya karar veriyor.
Hastaneden çıkınca önce Suriye'ye gidiyorlar. Savaştan kaçarken çocukların yolda ot ve yaprak yemeleri ve yakalanan çocukların organlarını alıp satmaları çok üzdü beni.
Farklı bir ülke de yetiştirme yurdunda çocuklara yapılan kötülükler. Türkiye'de sürekli iyilik yapan hayır kurumlarına yardım eden iş adamı Alper ve eşinin suçsuz yere hapse girmesi . Eser o kadar dolu ki anlatmakla bitmez asla, o yüzden okumanızı tavsiye ederim.
Sevgili yazarımızın yüreğine emeğine sağlık, kalemi daim olsun inşallah ve bol okuyucuları olsun inşallah
Mustafa Kutlu’nun kaleminden çıkan çok güzel bir hikaye kitabı.
Anadolu kahvehanesinde yolları kesişen 4 kader ortağının hikayesini anlatıyor. Kitapta bu dört kişinin hayatlarını ve yaptıkları iyilikleri anlatıyor.
Kitap; Sıtkı,Civan, Fotoğrafçı Sarhoş Mustafa,Doktor ve Dörtler Makamı diye bölümlere ayrılmıştır.
Mustafa Kutlu,yalın bir üslupla yer yer iç konuşma ve diyalog tekniğini kullanmıştır.
Tüm kitapsever dostlarıma mutlu akşamlar ve kitaplarla güzelleşen vakitler diliyorum.
Bana çok duygusal anlar yaşatan ve son sayfalarını okurken gözyaşlarına hakim olmakta güçlük çektiğim bir okuma deneyimi oldu.
Ele aldığı konu, anlatımı ve özellikle de anlatımdaki ustalık takdire değer.
Zihinsel engelli bir yetişkin olarak hayatına devam eden
Uzun zaman oldu ama özlemişim dört gözle bekliyordum çıkmayacak zannetmiştim, beklediğime değdi.
Ejderha ve Yıldız ara kitap öncelikle. Daren ve Nova'nın diyardan ayrıldıktan sonra dünyada birlikte geçirdikleri zamanı anlatıyor. Yazar hem bize hem de karakterlere mola vermiş. Ayrıca olayları unutanlar için de iyi olacağını düşünüyorum. Bu kitapla Daren'ı daha iyi tanımaya başladım. Nova ve Daren ikisi çok güzeller ya, klasik bir okuyucu olarak hep ikisi olsun istedim benim için muhteşem oldu. Tabi devam kitapta birlikte olacaklar mı bilmiyorum ama. Ayrıca yazarın dili iyice oturmuş ilk iki kitapta yaşadığım cümle ve anlam kayıplarını yaşamadım belki de yayınevi değiştiği için de olabilir. Kapak tasarımı harika olmuş, bakıp bakıp okudum. Seriyi beğenenler için bu kitap hayal kırıklığı olmayacak bence. Şimdi Deliler ve Cellatlar'ı okuyalım bakalım.
Okumasam da olurmuş
Kitap bir kadının acılı ve travmatik hikayesini ele alıyor. Sınıf farkı, ezilen bir kadının kendince hayatta kalma direnişi, mücadelesi anlatılıyor. Okura bir şeyleri sorgulatıyor, fakat kadınları fahişeler diye genellemesini hiç sevmedim. Bazı kısımlarını çok rahatsız edici buldum. 18 yaşın altındaki okurların okunmasını önermiyorum. Hassas içerikler barındırıyor.
•[Erkeklerin, kadınlan bedenlerini satmaya zorladıklarını, en az para ödenen bedenin de eşlerinin bedeni olduğunu biliyordum. S94]
•[Kadınlar işlerini kaybedip fahişe olmaktan korkarlar; çünkü fahişelerin yaşantısının kendilerininkinden iyi olduğunu bilmezler. S 80]
•[Şirkette üç yıl geçirdikten sonra, bir fahişe olarak, ben de dahil bütün kadın memurlardan daha saygın olduğumu, bana daha faz la değer verildiğini kavradım. O zamanlar tuvaleti olan bir evde yaşardım, istediğim zaman girer, kapısmı kilitlerdim, kimse de bana çabuk çık demezdi. Bedenim otobüsteki diğer bedenler ara sında ezilmezdi, önümden arkamdan kimse sarkıntılık etmezdi. Fiyatım ucuz değildi; ücretimi artırarak, Nil kıyısında araba ge zintisi önererek ödenemezdi. Müdürümün sevgisini kazanmak ya da şefin öfkesinden kaçınmak için de bedenimi kullanmazdım. S 80]
