Şeytan'ın Günlüğü

Leonid Andreyev

Şeytan'ın Günlüğü Gönderileri

Şeytan'ın Günlüğü kitaplarını, Şeytan'ın Günlüğü sözleri ve alıntılarını, Şeytan'ın Günlüğü yazarlarını, Şeytan'ın Günlüğü yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ben onun gözlerine tapıyordum; bakmak artık çok yüzeysel geliyordu.
Ne yazık değil mi insan dostum; fikir alışverişi yapmak için söz denen o alçak, hırsız komisyoncudan yardım almak zorundayız-değerli olan her şeyi, en iyi fikirleri alıyor ve üzerlerine dükkanındaki berbat etiketleri yapıştırıyor.
Reklam
Ruhu bedenden kurtardıktan sonra ne acı kalır ne aşağılanmışlık; askıdaki paltomu dövmelerinden farkı kalmaz…
İşte ölüm anahtarını sokup kilidi çevirmeye başladığında, karanlığıyla ışığı örtüp boğamayacak, çünkü ışık çoktan oradan ayrılmış, uzamda dağılıp gitmiş olacak; elbette bir yerlerde yeniden toplayıp ışıldayacak, ama…ama kim bilir nerede?
Her gün katilleri öldürürler, her gün de yeni katiller doğar; her gün katiller vicdanı öldürür, vicdan da katilleri idam eder; sonuçta ikisi de varlığını sürdürmektedir: Katiller de vicdan da Nasıl bir sisin içinde yaşıyoruz böyle!
Şu Yeryüzünün geçmişine bakıyorum da, arzu ve özlem içindeki milyonlarca silüet asırlar, ülkeler boyu ağır ağır akıp diyorlar. Köle bunlar. Ellerini umutsuzca göğe açmışlar, zayıflıktan kaburgaları ince derilerini yırtıp çıkmak üzere, gözleri yaşlarla dolu, feryat etmekten hançeleri kurumuş. Bu tarihte akılsızlık ve kan, zorbalık ve yalan görüyorum,sürekli çiğnedikleri yeminleri duyuyor, Tanrı’ya dua ederken ağızlarından çıkan her insaf ve merhamet yakarışında, üzerlerine bastıkları toprağı nasıl aşağıladıklarını dinliyorum. Ne kadar öteye bakarsam bakayım, Yerkürenin her kıvrım ve bükümünden alevler,dumanlar yükseliyor; kulağımı ne kadar derinlere verirsem vereyim, her yerden, ardı arkası kesilmeyen figanlar işitiyorum: Yoksa yeryüzünün midesi ağır yakanlarla mı dolu? Ağzına kadar doldurulmuş kadehler görüyorum, ama hangisine dudağımı dokundursam, sirke ve safra tadı var: Acaba, insanın başka içeceği yok mu? Peki bu, gerçekten de insan mı?
Reklam
Ya arkamdaki lanetli Sodom’un yangınlarıysa da Ben dönüp bakar bakmaz taş kesilirsem? Peki, ama ya ardımdan parlayan daha önce yeryüzünde görmediğim bir yeni güneşse ve Ben de sersemlik edip ondan kaçıyorsam; ona yüreğimi göstereceğime sırtımı, apaçık alnımı göstereceğime korkak bir sürüngenin sinmiş, yavan ensesini gösteriyorsam?
Buralarda her şey o kadar iyi ayarlanmış ki, yağmurdan sonra her zaman güneş açıyor, güneş de sırılsıklam ıslananların üstünü başını kurutuyor; tabii kişi güneş açana kadar bu dünyadan vazgeçmemişse.
Darağacı kötüdür tabii, ama asıl etrafındaki meraklılar Bay Wandergood, asıl katlanılmaz olan onlardır!
"Bir ara Âşık olduysam bile artık ben safi Nefretim ve sonsuza dek de öyle kalacağım."
Sayfa 162
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.