Gönderi

416 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Psikolojik tahlilleriyle, ruhsal çözümlemeleriyle, duyguduruma yönelişiyle, birbirinden etkili iç monologlarla, karakterlerin bizi başarıyla iç dünyasına çekmesiyle çok çok iyi bir okumadan geldim sevgili okurlar! Evet, Peyami Safa'nın son romanı olan "Yalnızız"ı harika buldum. Pek çok Peyami Safa eseri okudum; ancak bana göre kendisinin en iyi romanı ve ustalık eseri "Yalnızız" olmuş. Bu roman kendisini dünya edebiyatında da önemli yerlere taşırken; Safa'nın tüm alamet-i farikasını bu romana taşıdığını anlıyorum. Öncelikle her romanında olduğu gibi Doğu-Batı çatışması, madde ve biçimin ilişkisi, ruh ve beden zıtlığı, kişinin benlikleri, şüphenin sevgi üzerindeki etkisi, insan psikolojisi vb konuları bu romanında başarıyla işliyor. Bu konularda ikilemler yaratıyor. Üstüne üstlük bunlar yetmiyor, Peyami Safa idealizmini gözler önüne seriyor ve Samim karakteri üzerinden "Simerenya" şeklinde bir ütopya yaratıyor. Yani romanın her alt metni, her detayı, her ruh çözümlemesi çok değerli! Feriha karakteri üzerinden "Büyük ve İçi Boş Avrupa Rüyası"nı, Meral üzerinden de bu Batı rüyasına olan sapkınlık derecesindeki hayranlık ve özentiyi çarpıcı bir şekilde işliyor. Kimlik bu romanında Peyami Safa için önemli bir metafor; yani bu romanda herkes bir parça "yalnız" ve bu yalnızlığı üzerinden bir kimlik tanımlama çabasında... Onun yıllar öncesinden parmak basmaya çalıştığı "gelenekselliğe olan inancın azalması, Batının yozlaşmaya devam etmesi" sorunu günümüzde artarak devam etmekte. Ama yazarın asıl çok tebrik ettiğim ve ayakta alkışladığım yanı, kesinlikle romandaki psikolojik tahlilleri! Karakterlerin ruh çözümlemeleri, psikolojik analizleri neredeyse her sayfada karşımıza çıkıyor ve damaklarımızda unutulmaz bir lezzet bırakıyor. Romanımızda, aslında bütün karakterlerimiz biraz "yalnız!". Bazısı öyle istiyor, bazısı hayatı ve çocuğu için bu yola girmiş, bazısı psikolojik buhranlar içinde, bazısı yalanlarla kendini kandırdığını sanıyor, bazısı toplum içinde kendine bir kimlik edinemiyor, bazısı ise bulunduğu konumu sevmiyor. Yazar tarafından her karaktere kendi çapında bir yalnızlık eklenmiş. Ana karakterimiz Samim, ailenin en büyüğü ve en aklı başında kişisi... Ailesine sahip çıkmaya çalışırken, bir yandan 150 yıl sonrasını anlattığı "Simeranya" adlı bir ütopya kitabı yazıyor. Kalbini kızı yaşında olan Meral'e kaptırırken, genç kızın söylediği yalanlar nedeniyle bir melankoliye sürükleniyor ve aşkına şüpheyle bakmaya başlıyor. Tüm hayatını ve aşkını aslında yalnız başına yaşıyor. Okurken düşüncelerinden anlayabiliyorsunuz, oturaklı ve olgun tavrı çevresinde tam olarak anlaşılmıyor. Mefharet, ailenin ortanca kardeşi... Kızı Selmin ve oğlu için tüm hayatından vazgeçmiş ve çocukları için yaşıyor. Yine çocukları için oldukça şüpheli ve evhamlı! Bu şüphe, abisi Samim'in işlerinden kuşkulanmasına kadar götürüyor onu... O da çocuklarının üstüne titrerken, aslında çok yalnız! Besim, ailenin küçük ve vurdumduymaz kardeşi. Hayatı alaya alarak eğlence için yaşıyor, uçuk fikirleriyle çevresinde aslında çoğu zaman ciddiye alınmıyor. Selmin, Mefharet'in kızı... Esasında onun en büyük problemi de bir birey olarak ciddiye alınmak istemesi... Hem çekirdek ailesinde hem de bulunduğu toplumda kendini özgür hissetmenin ve özgür bir kimlik kazanmanın derdinde! Bunu yaparken de ailesini kışkırtmaktan asla geri kalmıyor ve ciddi yalanlarıyla psikolojik olarak avantaj elde etmeye çalışıyor. Selmin'in asla sevmediği ve intikamla yüklü olduğu eski nişanlısı var, adı Ferhat. O da çapkın, her gece başka bir kızla ve kimseyi tam olarak sevemeyen bir karakter olarak göze çarpıyor. Ferhat'ın kardeşi ise, Meral! Tam bir Batı ve Paris hayranlığıyla yetişiyor. Başarılı bir yalan ustası ve geçiştirmede üstüne yok! Hem Samim'i istiyor hem ona boylu boyunca yalanlar söylüyor hem de gözü başka erkeklerde, görkemde ve Avrupailik'te! Özentiliği romanda çok keskin bir şekilde anlatılıyor. Bir de Meral'in kankası Feriha var tabii... Kendisi 60'larında bir adamın metresi olarak Paris'e yerleşmiş. Yakın arkadaşı Meral'in de böyle bir yolla Paris'e gelebilmesi ve aklından Samim'i silebilmesi için çalışıyor. Özetle benim için kusursuz bir romandı. Safa'nın psikolojik tahlilleri, beni her sayfada kendine hayran bıraktı. Her içsel monolog, benim için ayrı bir başyapıt oldu sanki... Böyle güzel ve etkili bir roman, hala nasıl diziye uyarlanmaz şaşkınım açıkçası.. Bu roman, iyi bir uyarlama ve etkili oyunculuk performanslarıyla herkesi ekrana bağlayabilir. Keşke romanımız bir 300-400 sayfa daha sürebilseydi. Harika bir roman sizleri bekliyor.
Yalnızız
YalnızızPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 202321,8bin okunma
··
201 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.