bu çifte karşı önyargılı olduğumu söyleyebilirim, sevmeyeceğimi düşünüyordum bu yüzden okumayacaktım bile ama okuduğum için pişman olmadım. enemies to lovers okumayı özlemiştim bu yüzden çok keyif aldım okurken. jules ise bu seride en sevdiğim kadın karakter oldu, kendimi ona yakın hissedebildim. geçmişte yaşadıkları ve gerçekten sevileceğine bir türlü inanamaması... josh'ı da sevdim. kitabı okumaya başlamadan önce bile josh'ın bir şey yapacağını biliyor ama bunun ne olduğunu bilmiyordum. kitap boyunca ne yapacağından ve gözümden düşeceğinden korkarak okudum ama ben çoğu kişi gibi hissetmedim ona karşı. elbette hoş değildi olanlar ve söyledikleri ama hem ben kafamda çok daha kötü şeyler kurmuştum hem de bu durumda daha çok jules'a kızdığımı söyleyebilirim. josh'a çok yükleniliyor ama annesiyle ve kardeşiyle olanları, babasının gerçek yüzünü görüp onun kaybını ve en yakın arkadaşının ihanetini daha atlatamamıştı. kolay değildi yaşadıkları, hâlâ güven sorununu aşamamış ve kırılgandı. önce yavaş yavaş jules'a güvenmeye başladı, dediği gibi güvendiği birkaç kişiden biri oldu sonra da onun sayesinde alex ile arasını düzeltmeye başladı. ve jules'tan, sevdiği kadından da bir ihanet beklemiyordu. benim burada kızdığım kurduğu planla birlikte en başında josh'a anlatmaması. tamam, gelip anlatması iyi buna sevindim ama tüm bunlardan önce josh'a anlatsaydı onun da dediği gibi jules'a yardım eder, destek olurdu. sonrasında zaten josh gelip özür diledi ve pişmanlığını gösterdi. bunun dışında alex ve ava'yı bu kadar çok görmeyi istemezdim doğrusu. ve kitap çok uzundu sonlara doğru artık çok sıkıldım ve zor bitirdim, biraz daha kısa tutulup tadında bırakılabilirdi.

Çarpık NefretAna Huang · Martı Yayınları · 20231,487 okunma

·

2.329 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

gizem